Connect with us

TÜRKİYE

Erdoğan: Sistemler sistemi Çelik Kubbe ile hava savunmasında artık farklı bir klasmana çıkacağız

Published

on

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün gerçekleşen teslimatlar, verdiğimiz mücadelenin boşa gitmediğinin en somut delilidir. Sistemler sistemi Çelik Kubbe ile hava savunmasında artık farklı bir klasmana çıkacağız.” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ASELSAN Gölbaşı Yerleşkesi’nde düzenlenen, “Gelecek 50 Yıla Atılan Temeller”, Çelik Kubbe Teslimatları, Tesis Açılışları ve Oğulbey Teknoloji Üssü Temel Atma Töreni’nde konuştu.

Ağustosun millet için özel bir ay olduğunu ifade eden Erdoğan, Malazgirt, Çaldıran Savaşı, Mohaç Muharebesi ve Büyük Taarruz gibi kader tayin eden nice önemli zaferin bu ayda kazanıldığını anımsattı.

Sultan Alparslan’ı ve ordusundaki kahraman yiğitleri dün yad etmek üzere bu toprakların kapılarını açan Malazgirt’te olduklarını hatırlatan Erdoğan, önce Ahlat’ta ardından Malazgirt Meydanı’nda muhteşem bir buluşmaya imza attıklarını söyledi.

Erdoğan, 30 Ağustos’ta ise bu topraklardaki varlığı sonsuza dek mühürleyen büyük zaferi kutlayacaklarını kaydetti.

Bugün Zafer Haftası’nda bir başka gururun yaşandığını belirten Erdoğan, Türk Silahlı Kuvvetlerine güç katacak ve savunma sanayini bambaşka bir seviyeye taşıyacak üç değerli hamleyi birlikte yaptıklarını bildirdi.

Erdoğan, bunların ilkinin Çelik Kubbe, ikincisinin ASELSAN’ın 14 tesisinin açılışı, üçüncüsünün de Oğulbey Teknoloji Üssü’nün temelinin atılması olduğunu aktardı.

ASELSAN açısından bu tarihi günde sadece bir şirketin değil aynı zamanda bir milletin bağımsızlık yolculuğunun, alın terinin, azminin ve kararlılığının yeni bir safhasına hep birlikte şahitlik edildiğini vurgulayan Erdoğan, “Şehitlerimizin ruhlarını da şad edeceğine inandığım tüm bu adımların ASELSAN’ımıza, savunma sanayimize ve Türk Silahlı Kuvvetlerimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Bu vesileyle kuruluşundan itibaren 50 yıl boyunca ASELSAN çatısı altında Türk savunma sanayine katkılarda bulunmuş herkesi şükranla yad ediyorum.” dedi.

Erdoğan, şirket bünyesinde emek veren, ter döken yöneticisinden mühendisine ASELSAN ailesine de teşekkür etti.

“BUGÜN GERÇEKLEŞEN TESLİMATLAR, VERDİĞİMİZ MÜCADELENİN BOŞA GİTMEDİĞİNİN EN SOMUT DELİLİDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bugün ilk olarak 460 milyon dolar değerinde dosta güven düşmana korku verecek toplam 47 araçtan oluşan Gök Kubbe sistemlerini kahraman ordumuza kazandırıyoruz. Son yıllarda etrafımızda yaşanan sıcak çatışmalar, hava savunma ve radar sistemlerinin ne kadar mühim olduğunu ortaya koydu. İşi şansa bırakma gibi bir lüksümüzün olmadığının gayet bilincindeyiz. Çünkü, kendi radarını, kendi hava savunma sistemini, elektronik harp yeteneklerini geliştiremeyen hiçbir ülke açık ve net söylüyorum, mevcut güvenlik sınamaları karşısında bilhassa bölgemizde geleceğine güvenle bakamaz.

Masada olmakla menüde olmak arasındaki ince çizgiyi belirleyen unsur, hava savunma ve taarruz kabiliyetlerinizdir. Bu anlayışla, gerekli adımların öncesinde atmaya başladığımız bu inşa ve ihya sistemi hamdolsun ciddi yol alıyor. Çok kısa sürede tüm engellere rağmen çok ciddi yol aldık. Bugün gerçekleşen teslimatlar verdiğimiz mücadelenin boşa gitmediğinin en somut delilidir.”

Salona gelmeden önce sistemleri yerinde görme ve inceleme fırsatı olduğunu dile getiren Erdoğan, “Şunu açık yüreklilikle ifade etmek isterim ki adeta bir gövde gösterisine tanık oldum. Ürünlerimiz karşısında bu milletin bir ferdi olarak kıvanç duydum.” diye konuştu.

Teslim edilecek bir adet siper uzun menzilli hava savunma sistemi ve ona bağlı 10 aracın ülkenin hava savunmasında bir dönüm noktası olduğuna dikkati çeken Erdoğan, üç adet hisar orta menzilli hava savunma sistemi ve toplam 21 aracın caydırıcılığının orta menzilde daha da güçlendireceğinin altını çizdi.

“ÇELİK KUBBE İLE HAVA SAVUNMASINDA ARTIK FARKLI BİR KLASMANA ÇIKACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “KORKUT hava savunma sistemi ile erken ihbar radarlarımız sahada gözümüz ve kulağımız olarak görev yapacak. Yedi adet PUHU ve iki adet REDET elektronik harp sistemi ise bu alanda ülkemizi bir üst lige taşıyacak. Emeği geçenleri canı gönülden tebrik ediyorum. Elbette burada durmayacak daha fazla sayıda sistemi yeni yeteneklerle birlikte geliştirecek ve envantere kazandırmayı sürdüreceğiz. Sistemler sistemi Çelik Kubbe ile hava savunmasında artık farklı bir klasmana çıkacağız.” ifadelerini kullandı.

ASELSAN’ın Çelik Kubbe’de sistem geliştirmenin yanı sıra kritik bir rolü daha bulunduğuna işaret eden Erdoğan, sahadaki bütün sistemlerin birbiriyle anlık haberleşmesini ve entegre çalışmasını sağlayacak yapay zeka destekli komuta kontrol yazılımını da ASELSAN’ın geliştirdiğini kaydetti.

Erdoğan, Çelik Kubbe’nin omurgasını oluşturacak bu yazılım sayesinde sahadaki yüzlerce hava savunma sisteminin tek bir sistem gibi hareket edeceğini bildirdi.

Erdoğan, savunma sanayisinde üstünde titizlikle durulması gereken alanların en başında seri üretim konusunun geldiğini, geliştirilen yüksek teknolojili ürünlerin çok daha hızlı, verimli ve yüksek adetlerde üretilmesi gerektiğini belirtti.

Erdoğan, ASELSAN’ın ve diğer savunma şirketlerinin son dönemde bu konuya verdiği önemi memnuniyetle takip ettiğini dile getirerek, şunları kaydetti:

“Bugün açılışını yaptığımız 280 milyon dolar değerindeki 14 tesisle üretim kapasitemizi ciddi şekilde artırıyoruz. Hizmete aldığımız tesisler arasında hava savunma sistemleri tasarım ofisi, radar üretim ve entegrasyon ilave tesisi, ileri mühendislik malzemeler araştırma geliştirme tesisi, elektro optik sistemler tasarım ofisi, güdümlü mühimmat sistemleri tesisi, Teknopark İstanbul Araştırma Geliştirme Merkezi ve daha birçok kritik altyapı bulunuyor. Bu tesisler, yaklaşık 4 bin kişiye nitelikli istihdam sağlama yanında genç mühendislerimize yeni çalışma alanları açacaktır. Bunların da hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.

Bugün ayrıca geleceğimizi inşa edecek dev bir yatırımın da temelini atıyoruz. ASELSAN’ın ikinci 50 yılına yakışacak dev bir yerleşkede ilk betonu bugün döküyoruz. Oğulbey Teknoloji Üssü 1,5 milyar dolarlık yatırım büyüklüğüyle son yılların en büyük sanayi yatırımlarından biri olacaktır.”

Bu yatırımın, Cumhuriyet tarihinin tek seferde yapılan en büyük savunma sanayi yatırımı olduğunun altını çizen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

“Burası ayrıca Avrupa’nın en büyük entegre hava savunma tesisidir. Şunu da özellikle vurgulamak isterim. ASELSAN savunma sanayimizin adeta kalbi durumunda olduğu için bu yatırım tüm sektör için kritik bir eşik olacaktır. Bakınız şu an içinde bulunduğumuz Gölbaşı Yerleşkesi 800 dönüm büyüklüğünde bir alan. Ben 2015 yılında ASELSAN’ın 40. yılında bu yerleşkedeki ilk tesisin açılışını yapmanın gururunu yaşamıştım. O zaman bana bilgi veren arkadaşlarımız, en az 30 senelik büyüme planlarını karşılayacak bir alana kavuştuklarını söylemişlerdi. 10 yıl içinde savunma sanayimiz ve ASELSAN öyle bir büyüme gösterdi ki bugün bu yerleşkenin tamamı dolmuş durumda. Biz de ilgili kurumlarımızla yeni bir yerleşke için gerekli adımları attık. Türkiye Yüzyılı’na yakışan bir vizyonla 900 futbol sahasından daha büyük 6 bin 500 dönümlük bir alanı ASELSAN’a tahsis ettik.”

“LAF ÜRETMİYORUZ, İCRAAT YAPIYORUZ”

Laf üretmediklerini ve icraat yaptıklarını vurgulayan Erdoğan, burada ASELSAN’dan ikinci bir ASELSAN daha doğduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Oğulbey Teknoloji Üssü, 585 bin metrekare kapalı alan ve 132 bin metrekare temiz oda, laboratuvar ve üretim alanı ile bölgenin en ileri savunma teknolojileri merkezlerinden biri olacaktır. Bu yatırım ASELSAN’ın seri üretim kapasitesini 2 katından fazla arttırarak ülkemizi sadece bölgesinde değil dünyada da öncü bir konuma taşıyacak.Teknoloji üssünün bir an önce tamamlanması için yürütülen çalışmaların takipçisi olacağım. İnşallah, yoğun bir gayretle 2026’nın ortasında ilk tesisi devreye alacağız. Tabii burada yapacağımız iş betonla demirle çimento ile ilgili bir iş değil. Burada yapacağımız iş teknolojiyle, AR-GE ile tasarımla üretimle ilgili bir iş.

Bu tesisler, gençlerimiz için hayallerinin peşinden koşabilecekleri en yüksek teknolojiler üzerinde çalışabilecekleri bir ortam sunacak. Genel müdürümüz konuşmalarında çok sevindirici bir hususu dile getirdi. Yurt dışından ASELSAN’a dönen mühendislerimizin sayısının nasıl arttığından bahsetti. Teknolojiye yatırım yapmanın işte böyle kıymetli bir tarafı var. Olay sadece para değil, insan, insan, insan. Ana muhalefetin başını çektiği bir kesim bu ülkenin pırıl pırıl gençlerine umutsuzluk, karamsarlık kendi ülkesinden adeta nefret etmeyi aşılarken biz gençlerimize yepyeni ufuklar kazandırıyoruz. Birileri Türk gençliğini soygunculara savunmak için sorumsuzca sokağa boykota ve adeta şiddete çağırırken biz TEKNOFEST gençliği olarak meydanlara çağırıyoruz.”

Erdoğan, gençleri milli teknoloji hamlesinin öncüleri olarak gördüklerinin altını çizerek, “Hangi görüşe, fikre, kökene mensubu olursa olsun sınırlarımız içinde ve yurt dışındaki tüm gençlerimizi dünya markası şirketlerimizde Türkiye’nin müreffeh geleceğini birlikte inşa etmeye davet ediyoruz.” ifadesini kullandı.

ASELSAN’ın sadece bir şirket olmadığını, aynı zamanda bir milletin hafızasında derin izler taşıyan destansı bir yolculuğun sembolü olduğunu kaydeden Erdoğan, tam 50 yıl önce 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nda yaşanan acı tecrübeleri hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “O gün kendi silahını kendi haberleşme sistemini üretemeyen bir milletin nasıl ağır bedeller ödediğini gördük. İşte o gün milletimizin vicdanında bir kıvılcım çaktı ve o kıvılcım 1975’te kurulan ASELSAN ile dev bir meşaleye dönüştü.” dedi.

Bir avuç idealist mühendisin 50 yıl önce mütevazı imkanlarla attığı adımın bugün 11 araştırma geliştirme merkezine ve 12 bin 500’den fazla çalışana, dünyanın en hızlı büyüyen 10 savunma sanayi şirketinden biri haline geldiğine dikkati çeken Erdoğan, Türk ordusunun ihtiyaçlarının yüzde 80’lere varan oranda yerli sistemlerle karşılandığını vurguladı.

“DİPLOMATİK ETKİNLİĞİMİZİ ARTIRIYORUZ”

Erdoğan, yerli savunma sistemleri sayesinde yurt dışına gidecek büyük bir kaynağın Türkiye’de kalmasının sağlandığını belirterek, “Sistemlerimizi dost ve müttefiklerimizin de kullanımına sunuyor, diplomatik etkinliğimizi artırıyoruz. Geçtiğimiz yıl sektörde 7 milyar doları aşan bir ihracat gerçekleştirdik.Bu senede oldukça iyi gidiyoruz.” dedi.

Savunma ve havacılık ihracatının geçen ay, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 128,9 artışla 989,6 milyon dolara ulaştığını hatırlatan Erdoğan, ocak-temmuz döneminde toplam ihracatın yüzde 38,6 artarak 4 milyar 591 milyon dolara yükseldiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yakaladığımız ivmeyi dikkate alınca birkaç sene içinde inşallah, 20 milyar dolar seviyesini yakalayacağımıza inanıyorum. Ülke olarak ekonomideki istiklal savaşımızı da kazanmak için yüksek katma değerli ürünleri geliştirmeli ve dünyaya ihraç etmeliyiz.” diye konuştu.

“ASELSAN’A GÜVENİYORUZ”

Bugün bir çok Avrupa ülkesinin savunma sanayinin öneminin yeniden farkına vardığına dikkati çeken Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

“Yıllarca ‘Savunma sanayi ölü yatırım’ tezini dillendirenler, ‘Bugün nasıl biz de bu yarışta yerimizi alırız’ telaşıyla adeta kendilerini paralıyor. Biz ise hamdolsun daha rahatız. Eksiklerimiz yok mu, var. Onları da süratle tamamlıyoruz. İşte bugün burada olduğu gibi kendimizi sürekli geliştiriyoruz. Doğru yoldayız, iyi durumdayız. İnşallah, daha da iyi olacağız. İnsanımıza, gençlerimize, mühendislerimize güveniyoruz. ASELSAN’a güveniyoruz. Bütün şirketlerimize güveniyoruz. Savunma sanayimizin bize çok daha mutlu çok daha gururlu günler yaşatacağını biliyoruz. İşte bu tören, bu inancımızı daha da sağlamlaştırdı.”

Erdoğan, Türkiye’de umut verici gelişmelerin olduğunu ve olmaya da devam edeceğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Bugün açılışını yaptığımız tesisler, teslimatını gerçekleştirdiğimiz sistemler ve temelini attığımız Oğulbey Teknoloji Üssü, hiç şüphesiz Türkiye’nin geleceğine bıraktığımız çok değerli miraslardandır. Bundan 50 yıl önce hayal bile edilemeyen imkanları bugün kendi mühendislerimiz, işçilerimiz, kendi evlatlarımız gerçeğe dönüştürüyor. İnşallah, önümüzdeki 50 yılda da Türkiye, sadece kendi ihtiyaçlarını karşılayan değil, teknolojisiyle dünyaya yön veren bir ülke olacaktır.

ASELSAN, inanıyorum ki bu yolda en fazla katkıyı sunan kurumlarımızdan birisi olacaktır. Çelik Kubbe teslimatlarının, yaptığımız açılışların ve yeni Oğulbey Yerleşkemizin ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum. Bu projelerde emeği geçen Milli Savunma Bakanlığımıza, Savunma Sanayii Başkanlığımıza, ASELSAN’a ve tüm kurumlarımıza teşekkür ediyorum. Türkiye Yüzyılı’na yakışan bir vizyon ortaya koyan ASELSAN yönetimini, mühendislerimizi, teknisyenlerimizi gönülden tebrik ediyor, nice 50 yıllar diliyorum.”

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

TÜRKİYE

Erdoğan: Eskişehir’de 694 milyon ton nadir element bulundu

Published

on

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Eskişehir’deki çalışma sahasında nadir toprak elementleri Barit ve Florit başta olmak üzere tam 694 milyon ton kaynak olduğu tespit edildi” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kabine Toplantısı sonrasında yaptığı açıklamalardan satır başları şu şekilde:

“Son kabinemizden bu yana yoğun bir mesai geçirdik. İçeride toplu açılış törenleri ve il ziyaretleri dışarıda ise uluslararası zirveler ve seyahatler ile millete hizmet mücadelemizi kararlılıkla devam ettirdik. Ana muhalefet partisiyle aramızdaki ufuk vizyon zihniyet farkı yaşanan her gelişmede kendini daha net belli ediyor. Milletim şunu bilsin, dünyanın içinden geçtiği fırtınalı dönemde Türkiye liyakatli kadroların riyasetindedir, emin ve ehil ellerde güvendedir.

Yasamada Cumhur İttifakı olarak tam bir uyum ve koordinasyon içinde çalışıyoruz. Yürütmede, kabine üyelerimiz ve bürokratlarımız ila ülkemizin sorunlarına çözüm yolları geliştiriyoruz. Yargımız kendi alanında anayasanın çizdiği sınırlar çerçevesinde adaletin tecellisi için gayret gösteriyor. Devletin bütün organları mesuliyet sahaları içerisinde görevlerini layıkıyla yerine getiriyor.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin en mühim çıktılarından biri olan bu kazanımları güçlendirerek devam ettirmekte kararlıyız. Özellikle batılı ülkelerin ciddi yönetim bunalımıyla yüzleştiği bugünlerde istikrar ve güven ikliminin değerini milletçe daha iyi anlıyoruz. Dünyada birçok ülkenin başına gelse yerle yeksan olacağı krizleri, biz 86 milyonun kılına dahi zarar gelmeden başarıyla yönetiyoruz.

Son asrın en ciddi sağlık krizinden, Rusya-Ukrayna arasındaki savaşa, bölgemizdeki kanlı çatışmalardan, ticaret ve gümrük savaşlarına kadar birçok meselede bunu gördük, yaşadık. Biz fiilen tecrübe ettik, tuzağa düşmedik, oyuna gelmedik. Ülkemize ekonomik ve sosyal maliyet üretecek. Hiçbir maceraya atılmadı. 23 yılın engin tecrübesi birikimi ve müktesebatıyla politikalarımızı belirledik.

Burada şunu da ifade etmek isterim. Dün bizi hem Koronavirüs salgınında, hem de Rusya-Ukrayna krizinde insafsızca yerenler, bugün utangaç da olsa hak verir noktaya geldiler. Bizi Avrupa’dan ve Batı bloğundan uzaklaşmakla suçlayanlar, bugün takip ettiğimiz dengeli politikalara övgüler diziyor. Dün hükümetinin Suriye ve Gazze’deki vicdanlı duruşunu eleştirenler, bugün sayemizde yurt dışına başları dik alınları ak bir şekilde gidiyor.

İşte onlar boş beleş işler peşinde koşarken, biz geride bıraktığımız 2 hafta boyunca ülkemize ve milletimize hizmet için aşkla koşturduk. 1 Ekim’de Türkiye Büyük Millet Meclisimizin 28. Dönem dördüncü yasama yılının açılışını gerçekleştirdik. Yeni dönemin farklı fikir, teklif ve değerlendirmelerin saygı, uzlaşı ve hoşgörü içinde özgürce ifade edildiği bir yıl olması temennilerimizi ilettik.

4 Ekim’de toplam değeri 8 milyar 425 milyon lirayı bulan 50 projemizin açılış ve temel atma törenlerini icra etmek üzere Sultanbeyli ilçemizdeydik. Bu yatırımların bir kez daha hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.

4 Ekim tarihi bizim için bir başka önemli ve kritik gün oldu. İsrail’in işgal ve soykırımına tepki olarak farklı ülkelerden Gazze’ye doğru yelken açan Sumud filosuna güçlü moral desteği verdik. Vatandaşlarımızın da içinde olduğu aktivistlerin tahliye sürecini başarıyla yönettik. Başlattığımız tahliye operasyonuyla 36’sı Türk vatandaşı toplam 137 aktivisti ülkemize güvenle getirdik. 7 Ekim’deki ikinci tahliye sürecinde 16 vatandaşımızın ilk etapta Ürdün’e geçişini ardından 15’inin ülkemize gelişini sağladık.

Gözaltına alınan 3 milletvekilimiz de Bakü üzerinden Türkiye’ye sorunsuz, sıkıntısız bir şekilde ulaştı. Türk Hava Yollarımızın 10 Ekim’de düzenlediği özel bir seferle 18’i vatandaşımız olan 21 ülkeden toplam 94 aktivisti Türkiye’ye intikal ettirdik. Filoya katılarak insanlığın vicdanına tercüman olan tüm vatandaşlarımıza tüm aktivistlere bir kez daha teşekkür ediyor, tekrar geçmiş olsun diyorum. Batılı aktivistlerin tahliye operasyonlarımızdan övgüyle bahsettiği bu olayda Türkiye’yi suçlayanları ise milletimin vicdanına havale ediyorum.

“AKKUYU NÜKLEER SANTRALİ’NDE İLK ELEKTRİĞİ ÇOK YAKIN BİR ZAMANDA ÜRETECEĞİZ”

Ana muhalefetin Türkiye’nin enerji arz güvenliğini hedef alan yakışıksız iddia ve ithamlarını tek tek çürüttük. Sakarya gaz sahasından şu anda 4 milyon hanemizin doğalgaz ihtiyacını karşılıyoruz. Bu sayı 2026’da 8 milyona 2028’de inşallah 16 milyona çıkacak.

Akkuyu’da ilk elektriği çok yakın bir zamanda üreteceğiz. Ana muhalefetin balıkları öne sürerek yaptığı eleştirilere aldırmadan nükleer enerjiye yatırım yapmayı sürdüreceğiz. Yine muhalefetin çarpıttığı konuya açıklık getirmek istiyorum. Sahip olduğumuz madenlerin katma değerli şekilde uluslararası pazarlara sunuluyor. Özellikle nadir toprak elementleri, savunma sanayinden yenilenebilir enerji sistemlerine, elektrikli araçlardan haberleşme ve uzay teknolojilerinde kritik rol oynuyor.

Eskişehir’in Beylikova ilçesinde bugüne kadar 310 ayrı lokasyonda 125 bin metre sondaj yapıldı. Çalışma sahasında nadir toprak elementleri barit ve florit başta olmak üzere 694 milyon ton kaynak olduğu tespit edildi. Bu saha dünyanın ikinci büyük nadir toprak kaynak sahasıdır.

17 nadir toprak elementinin 10’unun bulunduğu Beylikova’da 12,5 milyon ton nadir toprak oksitleri yer alıyor. Dünyanın en büyük 5 üreticisinden birisi olmak istiyoruz. İlk etapta yıllık 1200 ton cevher işleyeceğimiz. Eti maden pilot üretim tesisini devreye aldık. Pilot tesisin endüstriyel tesise dönüşmesi için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Milletin bize güvensin bize inansın, Allah’ın izniyle biz bu güveni boşa çıkarmayacağız.

Dilde, fikirde, işte birlik ilkesi ışığında Türk devletleri arasındaki dayanışma ve ortaklıkları iletiyoruz. 7 Ekim’de Gebele’de bölgesel barış ve güvenlik temasıyla düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı 12. Zirvesine katıldık. Zirvede aldığımız kararların ve imzaladığımız Gebele bildirisinin tüm Türk dünyası için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.

9 Ekim’de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen törenle 2025-2026 yükseköğretim akademik yılının açılışını gerçekleştirdik. Yeni akademik yılın öğrenciler, hocalarımız, üniversitelerimizde görevli idari personelimizle birlikte milletimiz için hayırlı olmasını diliyorum.

10 Ekim’de yine toplu açılış ve temel atma törenlerimiz vesilesiyle ana baba ocağımız Rize’deydik. Burada 38 projemizin toplu açılışını yaptık. 2 projenin temellerini attık. Devamında şehrimizdeki sivil toplum kuruluşları ve iş dünyasıyla bir araya geldik.3 milyar 84 milyon lirayı aşan bu yatırımlarımız Rizemize ve bölgemize bir kez daha hayırlı uğurlu olsun diyor.

12 Ekim’de Trabzon’a geçerek, 13 milyar 514 milyon liralık 130 projemizin toplu açılışını gerçekleştirdik. Orada bir müjdemiz oldu. Deniz üzerine üçüncü havalimanımızı Trabzon’da inşa edeceğiz. Projeyi bitirdik ve inşallah ihalesini hemen kısa zamanda yapıyoruz. Ardından bütün makineleri çalıştırmaya başlayacağız.”

Continue Reading

TÜRKİYE

Ünlü isimlere şafak baskını! İrem Derici, Hadise, Dilan Polat ve Kubilay Aka…

Published

on

Kamuoyunca tanınan birçok ünlü isim ve bazı sosyal medya fenomenleri hakkında uyuşturucu kullandıkları şüphesiyle işlem başlatıldı. Ünlülerin kan örnekleri alınacak. Kan örneği verecek isimler arasında Hadise, Demet Evgar, Mert Yazıcıoğlu, Berrak Tüzünağaç da var. Bu isimlerden bazıları hakkkında daha önce de soruşturma yürütülmüştü.

Soruşturma, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık, Narkotik ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından başlatıldı.

İstanbul İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından düzenlenen operasyonda, ünlü isimlere uyuşturucu kullanmak şüphesiyle kontrol işlemi yapılacağı belirtildi.

Operasyonda gözaltı işlemi gerçekleşmedi, İstanbul’da bulunan isimlerin ifade ve kan örnekleri alınma işlemi başladı.

HANGİ İSİMLER ŞÜPHELİ?

Soruşturma kapsamında ifadesi ve kan örnekleri alınacak isimler şöyle:

– Dilan Polat

– Engin Polat

– İrem Derici

– Kubilay Aka

– Kaan Yıldırım

– Hadise Açıkgöz

– Berrak Tüzünataç

– Duygu Özaslan Mutaf

– Demet Evgar Babataş

– Zeynep Meriç Aral Keskin

– Özge Özpirinçci

– Mert Yazıcıoğlu

– Feyza Altun

– Derin Talu

– Deren Talu

– Ziynet Sali

– Birce Akalay

– Metin Akdülger

– Ceren Moray Orcan

TÜZÜNATAÇ’A HAPİS CEZASI VERİLMİŞ, POLATLAR GÖZALTINA ALINMIŞTI

Soruşturma kapsamında kan örneği alınacak ünlü isimler arasında bulunan Berrak Tüzünataç daha önce uyuşturucu madde kullanma suçundan hapis cezasına çarptırılmıştı.

Dava 2017 yılında görülmüş, ünlü oyuncuya 20 ay hapis cezası verilmişti.

Sosyal medya ünlüsü çift, Dilan ve Engin Polat da daha önce uyuşturucu operasyonu ile gündeme gelmişti.

Polat çifti, 2 Mart’ta uyuşturucu madde satın almak ve bulundurmak suçlamasıyla gözaltına alınmıştı.

Hastanede kan örnekleri alınan çift, savcılık talimatıyla serbet kalmıştı.

UYUŞTURUCU TESTİ NASIL YAPILIR?

Uyuşturucu testi, kişinin vücudunda madde kullanımına dair izleri tespit etmek amacıyla yapılıyor. En sık kullanılan yöntemler idrar, kan, tükürük ve saç testi.

İdrar testi, en yaygın yöntem olarak öne çıkıyor. İdrar örneği laboratuvara gönderilerek kimyasal analiz yapılıyor.

Hızlı Kan testi ise vücuttaki aktif maddeyi ölçmek için tercih ediliyor, daha keskin sonuç veren bu yöntem genellikle hastanelerde yapılıyor.

Tükürük testi, özellikle iş yerlerinde ve polis kontrollerinde pratikliği sebebiyle kullanılıyor.

Saç testi ise uzun süreli madde kullanımını ortaya çıkarıyor. Saçta 3-6 aya kadar uyuşturucu izleri tespit edilebildiği biliniyor.

UYUŞTURUCU TESTİ SONUCU NE ZAMAN ÇIKAR?

Testin uygulanma şekline göre sonuç alma süresi değişiklik gösterebiliyor.

İdrar testi kişinin kullandığı maddeye göre değişmekle birlikte genellikle 3 günlük kullanım hakkında bilgi veriyor. Testin tespit aralığı genellikle 2 gün ile 3 hafta arasında değişebiliyor.

Saç numunesinde uyuşturucu testi 4 ile 6 ay içinde madde kullanımına dair bilgi veriyor. Saç testi gibi detaylı incelemelerde bu süre 1 haftaya kadar uzayabiliyor.

Hızlı test kitleri ile yapılan idrar ve tükürük testlerinde sonuçlar genellikle 5-15 dakika içinde öğrenilebiliyor. Bu yöntem genellikle polis karakollarında kullanılıyor.

Laboratuvar ortamında yapılan kan ve idrar analizlerinde ise sonuçlar ortalama 1-3 gün içinde çıkıyor.

Continue Reading

TÜRKİYE

Türkiye Dışişleri: İsrail’de alıkonulan 14 Türkiye vatandaşının dönüşü için çalışmalar sürüyor

Published

on

Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, Küresel Sumud Filosu’nda alıkonulan 14 Türk vatandaşının yarın Ürdün üzerinden Türkiye’ye dönüşü için çalışmaların sürdüğünü açıkladı. Önceki seferle 36 vatandaşın ülkeye sağ salim döndüğü belirtildi.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, İsrail güçlerince Küresel Sumud Filosu’nda alıkonulan 14 Türk vatandaşının Ürdün üzerinden Türkiye’ye dönüşü için çalışmaların sürdüğünü bildirdi.

Keçeli, ABD merkezli X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda, “İsrail güçlerince el konulan Küresel Sumud Filosu teknelerinde yer alan vatandaşlarımızdan 36’sı, 4 Ekim günü gerçekleştirilen özel uçak seferiyle ülkemize sağ salim dönmüştü. Halen İsrail’de tutulan 14 vatandaşımızın, yarın Ürdün üzerinden ülkemize gelebilmeleri için çalışmalarımız sürüyor.” bilgisini paylaştı.

Sözcü Keçeli, süreçle ilgili detayların bugün içinde netleşmesini beklediklerini belirtti.

Continue Reading