GÜNDEM
İstatistik Kurumu: “2023 sonu projeksiyon nüfusu 476 bin 214”
İstatistik Kurumu 2023 yıl sonu projeksiyon nüfusu, 257 bin 789 erkek, 218 bin 425 kadın olmak üzere toplam 476 bin 214 olarak duyurdu.
İstatistik Kurumu, son veriler ışığında revize edilen KKTC yeni projeksiyon nüfusunu açıkladı. Açıklamada, söz konusu projeksiyonun 2011 Konut ve Nüfus Sayımı sonuçlarına göre yapılan nüfus projeksiyonlarının kayıt sistemlerinden elde edilen göç verilerinde meydana gelen değişimler dikkate alınarak, idari kayıtlarda yapılan çalışmalar sonucunda elde edilen mevcut göstergeler kullanılarak hazırlanan varsayımlar doğrultusunda üretildiği kaydedildi.
Ülke nüfus projeksiyonun ulusal ve uluslararası ihtiyaçları karşılamak amacıyla iyileştirildiği belirtilen açıklamada, söz konusu çalışmanın Türkiye İstatistik Kurumunun bu konudaki uzman katılımcılarının da içerisinde bulunduğu bir çalışma grubu tarafından yürütüldüğü bildirildi.
Açıklamada, “KKTC 2019-2023 Yıl Sonu Projeksiyon Nüfus” şu şekilde paylaşıldı:
“Nüfus, 2019 yılında 227 bin 56’sı erkek, 193 bin 500’ü kadın toplam 420 bin 556; 2020 yılında 225 bin 306 erkek, 194 bin 504’ü kadın toplam 419 bin 810; 2021 yılında 242 bin 381’i erkek, 205 bin 887’si kadın toplam 448 bin 268;
2022 yılında 250 bin 421’i erkek, 212 bin 326’sı kadın, toplam 462 bin 747; 2023 yılında 257 bin 789’i erkek, 218 bin 425’i kadın toplam 476 bin 214”
Bundan sonra kurumun yayımlayacağı nüfus bilgilerini içeren hesaplamalarda revize edilen projeksiyonun kullanılacağı kaydedildi.
– “Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’nin tam kurulmasıyla daha detaylı projeksiyonlar üretilecek”
Açıklamada, çalışmaları devam eden Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’nin (ADNKS) tam olarak kurulması ile yerleşim yeri bazında nüfusun büyüklüğü ve nitelikleri hakkında güncel bilgiler elde edileceği ve bu sonuçlar temel alınarak daha detaylı nüfus projeksiyonlarının üretileceğine de işaret edildi.
İstatistik Kurumu’nun en önemli çalışmalarından biri olan nüfus projeksiyonlarının geleceğe yönelik politika üretmede büyük önem arz ettiği vurgulanan açıklamaya şöyle devam edildi:
“Nüfus projeksiyonları geleceğe yönelik politika üretme noktasında büyük önem arz etmektedir. Mevcut nüfus eğilimlerinin tespit edilmesi ve bu eğilimlerin devamı halinde gelecekteki nüfus yapısı hakkında tahminlerde bulunulması daha sağlıklı politikalar üretilmesini sağlar. Nüfus Projeksiyonları ile doğum, ölüm ve göç hareketlerinin eğilimleri kullanılarak nüfusun yapısı ile ilgili tahminler yapılmakta ve nüfus sayımları ve araştırmaların yapılmadığı ara dönemler için planlama ve idari kararların verilmesinde nüfus projeksiyonlar kullanılabilmektedir.”
Bunun yanında, tüm dünyada olduğu gibi ülkede de nüfusta meydana gelebilecek beklenmedik değişimlerin projeksiyonların gerçek nüfustan uzaklaşmasına neden olabileceğine dikkat çekilen açıklamada, nüfus yapısında önemli değişikliklerin meydana gelmesi durumunda projeksiyonların yeni eğilimlere göre revize edileceği belirtildi.
GÜNDEM
KKTC, ilk defa Azerbaycan devlet televizyonunda konuşuldu
Türk Birliği Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Dr. Güven Arıklı, Azerbaycan Devlet Televizyonu (AZ TV) canlı yayınına katılarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Arıklı, Türk dünyasının birlik ve dayanışma içinde olması gerektiğine vurgu yaparak, vekalet savaşlarının ve uluslararası çifte standartların bölgede yarattığı sıkıntılara değindi. Ayrıca, Türk Devletleri Teşkilatı’nın bu süreçte önemli bir rol üstlendiğini belirtti.
Arıklı, Türkiye Cumhuriyeti’nin 1974 yılında Kıbrıs’a barış getirmesinin önemini vurgularken, KKTC’ye uygulanan tecrit politikalarının sona ermesi gerektiğini ifade etti. Azerbaycan ve Türkiye arasındaki güçlü ilişkilere dikkat çeken Arıklı, Nisan 2024’te gerçekleşecek üst düzey ziyaretlerin bu dostluğu daha da pekiştireceğini söyledi.
Prof. Dr. Arıklı, Türk dünyasının birlikte hareket ederek uluslararası alanda daha güçlü bir ses çıkarabileceğini belirterek, “Birlikte olmaktan mutluyuz ve gelecekte de bu dayanışmayı sürdürmeliyiz,” dedi.
Azerbaycan-Kıbrıs Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Cavanşir Feyziyev de programda, KKTC’nin Orta Asya’daki devletler tarafından desteklenmesi gerektiğini ve AB’nin çifte standartlar yaratarak KKTC’ye haksızlık yaptığını dile getirdi.
GÜNDEM
Bilim insanları açıkladı: En fazla kaç yaşına kadar yaşayabilirsiniz?
Sağlıklı ve uzun yaşamla ilgili araştırmalar sürüyor. Yaşam kalitesini artırmak için sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarını benimsemek gerekiyor. Bilim insanları yaptıkları son araştırmalarda yaşam süresinin istikrarlı bir şekilde arttığını ortaya koydu ve insanların yaşayabileceği maksimum yaşı hesapladı. Peki, en fazla kaç yaşına kadar yaşayabilirsiniz?
İnsanlık, yüzyıllardır daha uzun ve sağlıklı bir yaşamın sırrını arıyor. Peki, insanların yaşayabileceği maksimum yaş nedir? Bilim insanları, bu sorunun yanıtını bulmak için yıllardır çalışmalar yürütüyor.
TEKNOLOJİ HABERLERİ
Gizli Pentagon araştırması: Reenkarnasyon gerçek olabilir mi?
Telefonları neden uçak moduna alırız? Basit kuralın arkasındaki gerçek!
Çocuklara sosyal medya kısıtlaması: Yaş sınırı kaç olacak?
Simpsonlar yine bildi! 2024 yılına ait öngörüleri sosyal medyayı şaşkına çevirdi
Birleşik Krallık’ta 2020-2022 döneminde doğumda beklenen yaşam süresi erkeklerde 78,6 yıl, kadınlarda 82,6 yıl olarak kaydedildi. ABD’de ise bu süre erkeklerde 74,8 yıl, kadınlarda 80,2 yıl civarında seyrediyor. Kayıtlardaki en uzun yaşam örneği, 1997 yılında 122 yaşında vefat eden Fransız Jeanne Calment’e ait.
Uzmanlar, bu rekorun 2100 yılına kadar kırılabileceğini öngörüyor, ancak bu istisnai bir durum olarak değerlendiriliyor.
Sağlıklı ve uzun bir yaşam için uzmanlar, dengeli beslenme, sigaradan uzak durma ve düzenli egzersiz yapma gibi temel önerilerde bulunuyor.Bu yaşam tarzı değişiklikleri, bireylerin yaşam kalitesini ve süresini olumlu yönde etkileyebilir.
Bilim insanları, yaşlanma sürecini yavaşlatmak için çeşitli ilaçlar üzerinde çalışmalar yürütüyor. Ancak bu araştırmalar henüz deneysel aşamada bulunuyor ve sonuçları için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyuluyor.
Gero ve Roswell Park Kapsamlı Kanser Merkezi’nin yaptığı son araştırma, bu konuda çarpıcı bulgular ortaya koydu. Araştırmacılar, yapay zeka teknolojisinden faydalanarak yüz binlerce gönüllünün sağlık verilerini inceledi.
Sonuçlar, insan vücudunun kendini yenileme kapasitesinin 120 ila 150 yaş arasında sona erdiğini gösteriyor.
Son araştırmalara göre, insan ömrünün biyolojik sınırları konusunda kesin bir yanıt vermek mümkün değil. Ancak, yapılan genetik ve biyolojik analizler, insanların teorik olarak 120-130 yaşlarına kadar yaşayabileceğini öne sürüyor. Bu yaş aralığı, vücudun hücresel yenilenme kapasitesine ve genetik faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir.
Bilim dünyası, yaşlanma karşıtı tedaviler ve genetik mühendislik alanındaki gelişmelerle bu sınırları daha da zorlamayı hedefliyor. Gelecekte insan ömrünün ne kadar uzayabileceği ise hala merak konusu.
GÜNDEM
Kahvenin bilinmeyen sindirim gücü
Prof. Dr. Kamil Özdil, kahve üzerine yapılan yeni araştırmaların sonuçlarını değerlendirdi. Özdil, kahvenin, sindirim sistemini güçlendiren ve sağlıklı bakterilerin çoğalmasını sağlayan bir içecek olduğunu belirtti.
Yapılan araştırmaların sonuçların, kahvenin yalnızca kafeinle değil, içerdiği polifenollerle de bağırsak mikrobiyotasını iyileştirdiğini gösterdiğine değinen Özdil, “Kahve, sindirim sistemimizi güçlendiren ve sağlıklı bakterilerin çoğalmasını sağlayan önemli bir içecektir” bilgisini verdi.
Yeni yapılan araştırmaların, kahvenin bağırsaklardaki “lawsonibacter asaccharolyticus” gibi faydalı bakterilerin çoğalmasına yardımcı olduğunu gösterdiğini aktaran Özdil, “Yüksek kahve tüketen bireylerin bağırsaklarında bu bakterinin sayısı, hiç kahve içmeyenlere kıyasla 4 kat daha fazla. Araştırmalar, kahve tüketiminin sağlıklı bir mikrobiyota dengesine katkıda bulunduğunu ve bu dengeyi güçlendirdiğini ortaya koyuyor. Hatta kafeinsiz kahve bile bağırsak sağlığına faydalı olabiliyor” ifadesini kullandı.
Günde 2-3 fincan kahvenin ideal miktar olduğunu belirten Özdil, “Bu miktar, kahvenin sağlık faydalarından yararlanırken, potansiyel zararlarını da engellemeye yardımcı olur. Aşırı kahve tüketimi, mide asidini artırabilir, uyku düzenini bozabilir ve kalp problemlerine yol açabilir” değerlendirmesini yaptı.
Kahvenin bağırsak sağlığı üzerindeki faydalarının net bir şekilde ortaya konduğunu, ancak her şeyin olduğu gibi kahve tüketiminin de dengeli ve ölçülü yapılması gerektiğini vurgulayan Özdil, “Sindirim sistemimizi desteklemek, bağışıklık sistemimizi güçlendirmek ve genel sağlığımızı korumak için kahvenin faydalarından yararlanabiliriz. Ancak unutmamalıyız ki, her şeyde olduğu gibi ölçü önemlidir” açıklamasında bulundu.
-
GÜNDEM11 ay ago
Sigaraya zam üstüne zam!
-
GÜNDEM11 ay ago
Bakan Arıklı şehit olan TSK askeri için taziye mesajı yayımladı
-
GÜNDEM11 ay ago
Asgari ücret için yüzde 50 artış talebi
-
GÜNDEM11 ay ago
Bir haftada 56 kaza
-
GÜNDEM11 ay ago
Başbakanlık önünde “mücadele ateşi”
-
GÜNDEM5 ay ago
Emrullah Turanlı: “Ercan’a Herkesin Sahip Çıkması Gerekiyor”
-
SAĞLIK8 ay ago
Giderek artıyor: Uzmanlar “miyop salgını”na karşı uyarıyor
-
SAĞLIK8 ay ago
Alzheimer riskini azaltan gen bulundu! İşte detaylar