Connect with us

GÜNDEM

Binali Yıldırım: KKTC artık Türk dünyasının ayrılmaz bir parçasıdır!

Published

on

TDT Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım, Azerbaycan’daki zirvede Kıbrıs Türk halkına verilen desteğin tarihi bir adım olduğunu belirterek, “Kıbrıs Türkü’nün uğradığı haksızlık ve izolasyonlar artık sürdürülemez. Türk dünyası, KKTC’nin haklı davasının arkasındadır.” dedi.

Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım, Azerbaycan’da gerçekleştirilen zirvede Kıbrıs Türk halkına verilen desteğin tarihi bir adım olduğunu söyledi.

Azerbaycan’da gerçekleştirilen toplantı ve sonuç bildirgesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yıldırım, “Kıbrıs Türk halkı yarım asrı aşkın süredir haksız izolasyonlara maruz kalıyor. Bu artık sürdürülemez” dedi.

Yıldırım, Türk Devletleri Teşkilatı’nın kararlı tutumuyla Kıbrıs Türkü’nün haklı davasının uluslararası alanda giderek daha görünür hale geldiğini de vurguladı.

Binali Yıldırım, “Kıbrıs Türkü artık Türk dünyasının ayrılmaz bir parçasıdır. Bundan geri dönüş yoktur.” dedi.

Yıldırım, “Kıbrıs Türk halkının uğradığı haksızlık, izolasyon ve ambargolar artık sürdürülemez hale gelmiştir. Türk dünyası, Kıbrıs Türkü’nün haklı davasının arkasındadır” ifadelerini kullandı.

“KKTC ARTIK TÜRK DÜNYASININ AYRILMAZ BİR PARÇASIDIR”

1974 Barış Harekâtı’ndan bu yana Kıbrıs Türk halkının ambargo ve izolasyonlar altında yaşadığını, bunun hiçbir şekilde hak edilmediğini belirten Yıldırım, 2022 yılında Semerkant’ta Türkiye’nin teklifiyle KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatı’na gözlemci üye olarak kabul edilmesinin “önemli ve tarihi bir adım” olduğunu söyledi.

Sekiz ülkeden oluşan teşkilatta üç gözlemci üye bulunduğunu hatırlatan Yıldırım, “Bu sekiz ülke 175 milyonluk nüfusa, 2 trilyon dolarlık milli gelire, 1 trilyon 100 milyarlık ticaret hacmine ve 4 milyon kilometrekareyi aşan bir coğrafyaya sahiptir. Kuzey Kıbrıs artık böyle güçlü bir topluluğun üyesidir” şeklinde konuştu.

Binali Yıldırım, Azerbaycan’da düzenlenen zirvede Ersin Tatar’a tamamen bağımsız bir devlet başkanı protokolü uygulandığına dikkat çekerek, “Bu, Kıbrıs Türk Devleti’nin Türk dünyasında hak ettiği yeri aldığı anlamına gelir. Bundan geri dönüş yoktur” ifadelerini kullandı.

Yıldırım, bu gelişmenin, yarım asrı aşkın süredir süren ambargo ve izolasyonların sürdürülemezliğinin dünya tarafından görülmeye başlandığının da işareti olduğunu kaydetti.

Zirvede yayımlanan bildirgede yer alan “mevcut gerçeklere dayanarak müzakere edilmiş, karşılıklı kabul edilebilir çözüm” ifadesini de değerlendiren Yıldırım, bu ifadenin aslında iki devletli çözümün diplomatik dille ifadesi olduğunu belirtti. Yıldırım, çok taraflı metinlerin diplomatik teamüller gereği ortak bir dille kaleme alındığını belirtti. Zirvede yalnızca Türkiye ve KKTC’nin değil, farklı görüşlere sahip altı ülkenin daha yer aldığını hatırlatan Yıldırım, bu nedenle metinlerin doğrudan bir dayatma veya tek taraflı söylem içermesinin diplomatik açıdan mümkün olmadığını ifade etti.

“KIBRIS TÜRK HALKININ UĞRADIĞI HAKSIZLIKLAR ARTIK KABUL EDİLEMEZ”

Yıldırım, bildirgenin Kıbrıs Türk halkı açısından büyük önem taşıdığını belirterek, bunun Türk dünyası tarafından Kıbrıs Türk halkının uğradığı haksızlıkların artık kabul edilemez olduğunun açık bir şekilde ilan edilmesi anlamına geldiğini söyledi.

Kıbrıs davasının zirvede en açık şekilde savunulduğunu vurgulayan Yıldırım, toplantıda Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Kıbrıs Türk halkının uğradığı haksızlıkları ve haklı taleplerini tüm liderlerin önünde güçlü biçimde dile getirdiğini, “Ben bunu takdirle karşılıyorum.” sözleriyle belirtti.

Yarım asrı aşkın süredir devam eden izolasyon ve ambargoların insani ve hukuki açıdan sürdürülemez hale geldiğini vurgulayan Yıldırım, bu gelişmenin Kıbrıs Türk halkının haklı davasının uluslararası alanda daha görünür olmasını sağladığını ifade etti.

Yıldırım, enerjinin günlük tartışmalarla tüketilmemesi gerektiğini belirterek, önemli olanın Kıbrıs Türk halkının Türkiye ile birlikte haklı mücadelesini kararlılıkla sürdürmesi olduğunu dile getirdi.

İlerleyen dönemde Türk Devletleri Teşkilatı’na üye ülkelerin liderlerinin KKTC’de ağırlanabileceğini belirten Yıldırım, bu tür temasların zamanla adım adım gerçekleşeceğini kaydetti.

“ERDOĞAN’IN BM KONUŞMASI İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM VİZYONUNUN TEYİDİDİR”

Yıldırım, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaşanan gelişmelere de dikkat çekerek, geçtiğimiz ay 24 Eylül’de yapılan oturumda Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tüm dünyaya önemli bir mesaj verdiğini söyledi.

Erdoğan’ın konuşmasında, 190’dan fazla ülkenin devlet ve hükümet başkanlarının huzurunda KKTC’nin uğradığı haksızlıkları açık bir şekilde dile getirdiğini belirten Yıldırım, bu konuşmanın iki devletli çözüm vizyonunun uluslararası platformda yeniden teyit edilmesi açısından büyük önem taşıdığını ifade etti.

“AKSAKALLAR TOPLANTISINDA OYUNLARI BOZDUK”

Yıldırım, KKTC’de düzenlenen Aksakallar toplantısına Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan ve Kırgızistan temsilcilerinin katıldığını hatırlatarak, toplantıda yapılan ortak açıklamayla bazı çevrelerin kışkırtıcı girişimlerinin boşa çıkarıldığını belirtti.

Yıldırım, “Aksakalları olarak burada bir araya geldik, bu konuları konuştuk ve çok güzel bir açıklama yaptık. Rum tarafı ve Yunanistan, Avrupa Birliği’ni kışkırtarak bu süreci engellemeye çalıştı ama biz o oyunu bozduk” dedi.

Yıldırım, Türk Devletleri Teşkilatı’nın dayanışması sayesinde KKTC’nin Türk dünyasıyla ilişkilerinin güçlendiğini, bu yakınlaşmanın bölgede kalıcı iş birliği açısından da büyük önem taşıdığını vurguladı.

“RUM TARAFININ SİLAHLANMASI ENDİŞE VERİCİ”

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin artan silahlanmasını endişe verici bulduğunu da belirten Yıldırım, “Rum tarafının füzeye ne ihtiyacı var?” diye sordu.

Yıldırım, “Bu silahlanmanın amacının doğrudan Kıbrıs Türk halkı değil, Doğu Akdeniz’de emperyal aktörlerle ve onların maşası devletlerle Türkiye ve KKTC’yi hedef alan bir dizayn çabası olduğunu” kaydetti.

Yıldırım, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Türkiye ile uyumlu şekilde yürütülen iki devletli çözüm vizyonunu kararlılıkla savunduğunu belirterek, bu vizyonun Kıbrıs Türk halkının egemenlik ve eşitlik temelinde geleceğini şekillendiren en gerçekçi yol olduğunu ifade etti.

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GÜNDEM

59 araç trafikten men edildi!

Published

on

Ülke genelinde gerçekleştirilen trafik denetimlerinde 2 bin 311 sürücü kontrol edildi; 316’sı çeşitli trafik suçlarından rapor edilirken, 59 araç trafikten men edildi.

Trafik ekiplerinin dün ülke genelinde yaptığı denetimlerde 2 bin 311 araç sürücüsü kontrol edildi. Denetimlerde 16’sı alkollü olmak üzere 316 sürücü çeşitli trafik suçlarından rapor edilerek aleyhlerinde yasal işlem başlatıldı, 59 araç trafikten men edildi.

Polis basın bültenine göre, rapor edilen suçların dağılımı şöyle:

“62’si trafik ışıklarına uymamak, 53’ü yasal hız sınırı üzerinde süratli araç kullanmak, 49’u seyrüsefer ruhsatsız araç kullanmak, 16’sı alkollü içki tesiri altında araç kullanmak, 12’si sigortasız araç kullanmak, 12’si muayenesiz araç kullanmak, 10’u sürüş esnasında cep telefonu kullanmak, 9’u emniyet kemeri takmadan araç kullanmak, 6’sı kamu taşıma işletme izninde (T) belirtilen şartlara uymamak, 4’ü sürüş ehliyetsiz ve sigorta kapsamaksızın araç kullanmak, 1’i tehlikeli sürüş yapmak, 1’i koruyucu başlık takmadan motosiklet kullanmak ve 81’i diğer trafik suçları.”

Continue Reading

GÜNDEM

Rum Yönetimi Savunma Bakanı Palmas: Türkiye’nin “SAFE” programına katılmasına kesinlikle karşıyız

Published

on

Rum Yönetimi Savunma Bakanı Vasilis Palmas, Brüksel temaslarında Türkiye’nin SAFE programına katılımına net şekilde karşı olduklarını belirterek, Güney Kıbrıs’ın savunma imkanlarını güçlendirme planlarını paylaştı.

Rum Yönetimi Savunma Bakanı Vasilis Palmas’ın Brüksel’deki temaslarında Türkiye’nin “SAFE” (Avrupa Güvenlik Eylemi) programına katılımına net şekilde karşı olduğu mesajını verdiği bildirildi.

Fileleftheros gazetesine göre, Palmas görüştüğü Avrupa Savunma ve Uzay Komiseri Andrius Kubilius ve AB Yüksek Temsilcisi Kaya Kalas’a Türkiye’nin “SAFE” programına katılmasına Güney Kıbrıs’ın “kesinlikle karşı olduğunu” söyledi.

Gazetecilere yaptığı açıklamada Brüksel’deki temaslarını “çok önemli” bulduklarını kaydeden Palmas, muhataplarına Güney Kıbrıs’ın ocak ayında devralacağı AB Konseyi Dönem Başkanlığı’yla ilgili hazırlıklar hakkında bilgi verdiğini ve kendileriyle AB’nin güvenliğiyle ilgili konularda görüş alışverişinde bulunduğunu belirtti.

Palmas, AB üyesi bir devletin topraklarının bir kısmını “işgal altında” tutan veya AB ülkelerini “savaş yanlısı yaklaşımlarla tehdit eden” bir ülkenin finanse edilemeyeceğini iddia etti.

Habere göre, Palmas, Güney Kıbrıs’ın “SAFE” programından 5 yıllık bir süre için alacağı 1,2 milyon euroluk ödenekle savunma imkanlarını güçlendireceklerini ve önleyici gücü artıracaklarını söyledi.

Palmas, Güney Kıbrıs’ın barış yanlısı olduğunu ve halkını yalnızca Türkiye ile KKTC’den gelen “tehlikelerden” değil, bölgede oluşan tüm durumlardan korumakla yükümlü olduklarını ifade etti.

Continue Reading

GÜNDEM

Usta oyuncu Arif Erkin Güzelbeyoğlu hayatını kaybetti

Published

on

Türk televizyon dünyasının usta oyuncularından Arif Erkin Güzelbeyoğlu, 90 yaşında hayatını kaybetti.

“Yabancı Damat”ta Memik Dede rolüyle izleyici karşısına çıkan “Bizimkiler”, “Doksanlar” ve “Canım Ailem’, ‘Muhteşem Yüzyıl’ gibi popüler dizilerdeki performansıyla da hafızalara kazınan Arif Erkin Güzelbeyoğlu’nun bu sabah saatlerinde yaşamını yitirdiği bildirildi.

Vefat haberini oğlu Mehmet Güzelbeyoğlu duyurdu.

Güzelbeyoğlu’nun cenaze programına ilişkin henüz bilgi paylaşılmadı.

Arif Erkin Güzelbeyoğlu, bir ay önce 90. yaş gününü kutlamıştı.

Arif Erkin Güzelbeyoğlu kimdir?

Arif Erkin Güzelbeyoğlu, 11 Eylül 1935 tarihinde Gaziantep’te doğdu, Türk tiyatrosu, sineması ve müziğine önemli katkılar sağladı. Mimar, müzisyen, oyuncu ve bürokrat olarak kariyerine devam etti.

Sanat hayatına Gaziantep Lisesi’nde öğrenciyken Molière’in Hastalık Hastası adlı oyunundaki başrolle amatör olarak başladı. İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’ni bitirdikten sonra Devlet Opera ve Balesi’nin Opera Dershanesi’nde müzik eğitimi aldı ve İstanbul Radyosu’nda solist ve korist olarak görev yaptı. Tiyatro kariyerine Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatrosu’nda başladı, Haldun Taner’in Zilli Zarife ve Vatan Kurtaran Şaban gibi oyunlarının müziklerini yaptı. Dostlar Tiyatrosu’nun kuruluşunda yer aldı ve ilk beş yıl boyunca tüm oyunlarının müziklerini besteledi.

Sinema ve televizyon dünyasında da önemli projelerde yer aldı, İkinci Bahar dizisinde Zülfikar Ağa, Yabancı Damat dizisinde Memik Dede rolüyle tanındı.

Bürokratik kariyerinde İstanbul Belediyesi İmar Müdürlüğü’nde 30 yıl mimar olarak çalıştı, Beşiktaş Belediyesi’nde İmar Müdürü ve Teknik Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundu ve emekli oldu.

Müzik alanında da başarılı bir kariyere sahip oldu, birçok televizyon yapımının müziklerini besteledi. Umut, Karakolda Ayna Var, Gramafon Avrat, Bir Milyara Çocuk ve Bizimkiler gibi pek çok görsel yapımın müziklerine emek verdi. Umut filmi ile 1969 Adana Altın Koza Film Festivali’nde En İyi Müzik Ödülü’nü aldı.

Continue Reading