Connect with us

GÜNDEM

Protokol imzalandı: Girne Askeri hastanesi KKTC vatandaşlarına da hizmet verecek

Published

on

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Başbakanı Ünal Üstel, “Gaziler ve Askeri Hastanelere İlişkin Protokol” imzaladı. Protokolde, Yeni askeri Girne hastanesinin KKTC vatandaşlarına hizmet vereceği de bildirildi.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Başbakanı Ünal Üstel, “Gaziler ve Askeri Hastanelere İlişkin Protokol” imzaladı.

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği Rezidansında yer alan imza törenine, Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu ile diğer yetkililer de katıldı. Törende, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim de yer aldı.

Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ve KKTC hükümeti arasında imzalanan protokol ile KKTC vatandaşı şehit aileleri ve gaziler, Türkiye’deki şehit aileleri ve gazilerle aynı haklardan yararlanma imkanı bulacak.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz imza töreninde yaptığı konuşmada, bugün yaptığı KKTC ziyaretinde Cumhurbaşkanı, Başbakan ve hükümet ile enerji arzı başta olmak üzere ülkede yürütülen çalışmalar ile ilgili verimli görüşmeler yaptıklarını söyledi.

KKTC’nin geleceğini şekillendirecek cumhurbaşkanlığı ve meclis yerleşkesi inşaat alanını da ziyaret ettiğini ifade eden Yılmaz, bin kişi üzerinde çalışanla çalışmaların sürdürüldüğü inşaatın hızlı bir şekilde biteceğini kaydetti.

Yeni askeri Girne hastanesinin KKTC vatandaşlarına hizmet etmesi amacıyla protokol imzaladıklarını ifade eden Yılmaz, tam kapasite ile hizmete geçecek askeri hastanenin, yeni dönemde KKTC vatandaşları ile Türkiye vatandaşlarına hizmet vermeye başlayacağını belirtti.

Üstün donanımla kaliteli hizmet sunacak hastanenin ülkeye  hayırlı olmasını temenni eden Yılmaz, KKTC vatandaşı şehit yakını ve gazilerin Türkiye’deki aynı haklardan, indirim ve muafiyetlerden yararlanacağını söyledi.

Yılmaz, Kıbrıs Türk halkıyla birlikte tek yürek, sırt sırata KKTC’yi geliştirmeye ve aralarındaki bağları güçlendirmeye devam edeceklerini vurguladı.

Huzur ve güven içinde, kendi kendine yeten bir KKTC için çalışmaya devam edeceklerini belirten Yılmaz, şehitleri andı, gazilere şükranlarını sundu, işbirliğini bir adım daha ileriye taşıdıklarını söyledi ve “hayırlı olsun” dedi.

Başbakan Ünal Üstel de, çok güzel bir olaya şahitlik ettiklerini ifade ederek, KKTC’ye her ziyaretinde çok güzel müjdeleri paylaşan Yılmaz’a teşekkür etti.

Ünal Üstel, Yılmaz’ın, KKTC’ye her alana destek verdiğini ancak özellikle sağlık alanına çok büyük destekler verdiğini söyledi.

Bugün de Girne bölgesinde yer alan yeni askeri hastaneden KKTC ve Türkiye vatandaşlarının yararlanması için büyük bir anlam ifade eden adım attıklarını belirten Üstel, bundan çok mutlu olduklarını kaydetti ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yılmaz ve ekibine teşekkür etti, “hayırlı uğurlu olsun” dedi.

Şehit aileleri, gaziler ve vatandaşların hastane hizmetlerinden yararlanacağını belirten Üstel, “Çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Gazi ve şehit ailelerinin Türkiye’de şehit aileleri ve gazilerle aynı haklardan yararlanacağını ifade eden Üstel, “yürekten teşekkür ediyoruz hayırlı olsun” dedi.

Enerji konusunda yapılan çalışmaların önemine de işaret eden Üstel, ülkede  yaşanan enerji konusundaki sıkıntıları tarihte bırakacaklarını söyledi.

Üstel, Türkiye Cumhuriyetinin desteğinin önemine de vurgu yaparak, teşekkür etti.

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GÜNDEM

Asgari ücret tepkisi: Emekçileri açlığa mahkum ediyorlar

Published

on

Basın Emekçileri Sendikası, açıklanan 37 bin 818 TL’lik asgari ücrete tepki göstererek, “Emekçileri açlığa mahkum ediyorlar” dedi.

Basın Emekçileri Sendikası, açıklanan 37 bin 818 TL’lik asgari ücretin emekçilerin temel ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak olduğunu belirtti.

Sendika tarafından yapılan açıklamada, belirlenen asgari ücretin artan hayat pahalılığı karşısında her geçen gün eridiği ve emekçileri açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm ettiği ifade edildi. Açıklamada, gıda, barınma, ulaşım ve sağlık gibi temel ihtiyaçların sürekli artış gösterdiği bir ülkede bu ücretle yaşamanın imkânsız olduğu vurgulandı.

“ADALETSİZLİKLER DERİNLEŞİYOR”

Basın Emekçileri Sendikası, özel sektör çalışanlarının kamu emekçilerine kıyasla daha düşük ücretlere mahkûm edilmesini eleştirerek, bu durumun eşitsizlikleri derinleştirdiğini belirtti. Açıklamada, asgari ücretin en düşük kamu maaşına eşitlenmesinin şart olduğu ifade edildi.

Açıklamada, özel sektörde sendikasız çalışma düzenine dikkat çekilerek, örgütlenme özgürlüğünden mahrum bırakılan çalışanların kötü çalışma koşullarına mahkûm edildiği ve haklarını savunma imkânından yoksun kaldığı ifade edildi. Sendika, sendikasız işçi çalıştırma uygulamasının yasaklanması ve tüm çalışanlara örgütlenme özgürlüğü sağlanması gerektiğini vurguladı.

“ASGARİ ÜCRET, ONURLU BİR YAŞAM SAĞLAMALI”

Basın Emekçileri Sendikası, asgari ücretin yalnızca bir gelir değil, aynı zamanda emekçilerin onuru olduğunu belirtti. Açıklamada, “Bir devletin en temel görevi yurttaşlarına insanca yaşam koşulları sunmaktır. Asgari ücret, açlık ve yoksulluk sınırında değil, onurlu bir yaşam seviyesinde olmalıdır” denildi.

Sendika, tüm emekçi kesimlere çağrıda bulunarak, asgari ücretin insanca yaşamı mümkün kılacak bir seviyeye yükseltilmesi ve emekçilerin haklarının korunması için mücadeleyi büyütme kararlılığını dile getirdi.

Continue Reading

GÜNDEM

Asgari ücret belirlendi…

Published

on

Her zaman olduğu gibi sermayenin ölçüsüz bir şekilde yaptığı artışları/ zamları engelleyemeyenler asgari ücretliye gelince müdahale edip milim milim artış yaparak zaten olmayan alım güçlerini daha da dibe vurmalarına sebebiyet vermektedir….

Sosyal devlet yönetimleri alım gücü tamamen erimiş asgari ücretlilere değişik şekillerde çocuk yardımı gıda yardımı eğitim yardımı gibi birçok alanda katkı sağlama planlaması yapabilir…
Asgari ücretle çalışan insanlarımız iş yaşam koşullarında verimli olmak ve “ işinde kalabilmek “ için çok yoğun fiziki emek harcamaktadırlar.Bütün işler onların harcadığı emekleri sayesinde dönmektedir.
Emeğin en yüce değer olduğu boş bir laf değildir.Emekçi insanlara reva görülen 37 bin küsür maaşla geçinebilmeleri imkan dahilinde değildir .
Bu bulanık ortamda sermaye gelirini katlarken bütün işleri yapan bu emekçi insanların üzerinden para kazandıklarını unutmamalıdırlar
#İnsanı #yaşat ki #devlet #yaşasın sözü unutulmamalıdır….

Sosyal devlet olgusuyla yönetilen bir ortamda hükümetler her şeyi düşünmek zorundadır
Asgari ücretle çalışanlar üzerinden devlet aldığı katkıları minimize edebilir…
Bu bile asgari ücretliye yansırsa bir nebze rahatlayabilir…
Devlet birtürlü üstüne gidemediği bu ülkede milyon dolarlar kazanan çok sayıda şirket ve şahıslardan gelir toplayabilir…
Devletin yapması gereken gerçek servet sahiplerinden gelire göre vergi alabilmesinin yolunu açabilir….
Gelirlerini bu şekilde artırabilen devlet düşük maaşlı insanlara katkı sağlayarak refah düzeyini artırıp sosyal devlet olarak varlığını gösterebilir.
Bu çok önemli bir konudur
Aksi takdirde sermayeye hiç karışamayan devlet sadece yaşam savaşı veren insanlarımızın üstüne giden görüntüsüyle sosyal devlet olgusundan her gün biraz daha uzaklaşır
Devletin farkında olduğu ve çözmediği bu gidişat iradesi yüksek koltuk sevdası olmayan yöneticiler tarafından çok da kolay yapılabilir
Yeterki irade olsun…

Continue Reading

GÜNDEM

Tufan Erhürman: Çözüm, bu adada kalıcı barışın ve istikrarın sağlanmasının tek yoludur

Published

on

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, “Çözüm, bu adada ve bölgede kalıcı barışın ve istikrarın sağlanmasının tek yoludur” açıklamasını yaptı.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs sorununa ilişkin olarak sosyal medya hesabı üzerinden bir açıklama yaptı.

CTP Lider Erhürman, “Bizim tarafta “çözümsüzlük çözümdür”ün ötesine geçemeyen, ortaya koyduğu politikalarla bizleri dünyadan her gün daha da uzaklaştıran bir zihniyet var. Güneyde ise “ben BMGK kararları çerçevesinde müzakereye hazırım” demesine karşın, kuzeyde, uluslararası toplumda ve hatta güneyin önemli bir kısmında dahi kimseyi buna inandıramayan, kimsede güven uyandırmayan bir zihniyet” dedi.

Erhürman, “Çözüme hazırız, çözümü zorlayacağız” diyen Sn. Hristodulidis, hem çözüm ihtimalini hem de adanın geleceğini riske atanan hamleleri art arda sıralıyor. Daha önce defalarca söylediğimiz gibi, bu çabanın sebebi belli ki Türkiye’ye karşı “büyük abiler”i arkasına alarak “güç dengesi” oluşturmak” ifadelerini kullandı.

CTP Genel Başkanı Erhürman, açıklamasının devamında ise şunları dile getirdi:

“Oysa o “büyük abiler”in devreye girdiği her ortamda arkada durmayacağı, öne geçeceği malum. Biz Kıbrıslı Türklerin özne olma pozisyonundan uzaklaştırılmasından şikayet ederken, Sn. Hristodulidis de bu hamleleriyle Kıbrıslı Rumları özne olma pozisyonundan uzaklaştırıyor aslında. Bundan daha önemlisi ise, “güç dengesi” oluşturma politikalarının bu adanın geleceğinde barışı riske atması.

Sn. Guterres’in çok taraflı görüşme çağrısının olduğu bu dönemde, “çözüm istiyorum” diyen Sn. Hristodulidis’in bu girişimleri kaçınılmaz olarak samimiyetinin ve güvenilirliğinin daha da fazla sorgulanmasına yol açmaktadır.

Esas mesele ise şudur: Çözüme ulaşılmadıkça, yani güvenlik, enerji, deniz yetki alanları, ticaret yolları gibi konularda bu adadaki iki eşit kurucu ortak siyasi eşitlik temelinde birlikte karar alma noktasına gelmedikçe, gerginliği tırmandıran bu tip girişimler de, adanın uluslararası büyük aktörlerin bölgesel stratejileri çerçevesinde kullanılması da her zaman ihtimal dahilinde olacaktır. Onun içindir ki çözüm, bu adada ve bölgede kalıcı barışın ve istikrarın sağlanmasının tek yoludur.”

 

 

Continue Reading