Connect with us

DÜNYA

Nijerya’da M çiçeği vaka sayısı 48’e yükseldi

Published

on

Afrika’nın en kalabalık ülkesi Nijerya’da M çiçeği virüsü (mpox) vaka sayısının 48’e çıktığı bildirildi.

Afrika’nın en kalabalık ülkesi Nijerya’da M çiçeği virüsü (mpox) vaka sayısının 48’e çıktığı bildirildi.

Nijerya Hastalık Kontrol Merkezinden (NCDC) yapılan açıklamada, M çiçeği virüsün ülkenin, başkent Abuja’nın yanı sıra 20 eyaletine yayıldığı belirtildi.

Açıklamada, virüsün vaka sayısının 48’e yükseldiği kaydedilerek, virüs nedeniyle can kaybı olmadığı ifade edildi.

Nijerya, M çiçeği hastalığıyla mücadele kapsamında ABD’nin gönderdiği 10 bin doz aşı 27 Ağustos’ta teslim almıştı.

Nijerya hükümeti, M çiçeği hastalığının yayılmasını önlemek amacıyla uluslararası yolcular için bir sağlık beyanı formu hazırlamıştı.

Afrika Birliği, Afrika ülkelerinde hızla yayılan M çiçeği virüsüne karşı kıta çapında halk sağlığı için acil durum ilan etmişti.

 – Hem hayvanlardan hem insanlardan bulaşıyor

M çiçeği virüsü fareler ve sincaplar gibi kemirgen hayvanlardan veya enfekte olmuş bireylerden bulaşıyor. Virüsün neden olduğu vücut döküntülerine dokunmak, bu döküntülerin bulaştığı giysi, çarşaf, havlu ve benzeri eşyaları kullanmak ve vücut sıvılarıyla temas etmek en önemli bulaş nedenleri arasında yer alıyor.

İlk belirtiler virüsü kaptıktan sonraki 5 ila 21 günde ortaya çıkabiliyor. Virüs genelde yüksek ateş, baş, sırt ve kas ağrısı, lenf bezlerinde şişlik, yorgunluk, üşüme, titreme ve ciltte su çiçeğine benzer kabarcıklara neden oluyor.

Özel bir tedavi yöntemi olmayan hastalığın tedavisi antiviral ilaçlarla yapılıyor. Vakaların büyük kısmı hastalığı hafif geçiriyor ve birkaç hafta içinde sağlığına kavuşuyor.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), “maymun çiçeği hastalığı (Monkeypox)” ismini, 2022’de ırkçılık ve ayrımcılık kaygısıyla “mpox” olarak değiştirmişti.

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

DÜNYA

İran lideri Hamaney, İsrail’e sert karşılık vereceklerini bildirdi

Published

on

İran Lideri Ali Hamaney, İsrail’in saldırılarında bazı komutan ve bilim insanlarının hayatını kaybettiğini belirterek, İsrail’e sert karşılık vereceklerini açıkladı.

Devlet televizyonuna göre, Ali Hamaney İsrail’in İran’a yönelik saldırılarını ilişkin yazılı mesaj yayımladı.

Hamaney mesajında, İsrail’in yerleşim yerlerine yönelik saldırı ile “kötü doğasını” gösterdiğini anlatarak, “Bu rejim, ağır bir cezanın kendisini beklediğini bilmelidir.” ifadesini kullandı.

İran silahlı kuvvetlerinin İsrail’i rahat bırakmayacağını aktaran Hamaney, “Düşmanın saldırılarında birkaç komutan ve bilim insanı şehit oldu. Yerlerine geçenler ve meslektaşları, görevlerini derhal üstlenecektir.” değerlendirmesinde bulundu.

Hamaney, mesajında, “Siyonist rejim, bu cinayetle kendisi için acı ve ıstıraplı bir kader hazırladı ve kesinlikle bunun karşılığını alacaktır.” ifadesine yer verdi.

Continue Reading

DÜNYA

BM Genel Kurulu, Gazze’de acil ateşkes ve insani yardım talep eden tasarıyı kabul etti

Published

on

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, ABD’nin 4 Haziran’da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) Gazze’de ateşkes çağrısı içeren karar tasarısını veto etmesinin ardından, bugün yapılan oylamada aynı içerikteki tasarıyı 12’ye karşı 149 oyla kabul etti.

Genel Kurul salonunda İspanya öncülüğünde ve aralarında Türkiye’nin de bulunduğu çok sayıda ülkenin eş sunuculuğunu üstlendiği Gazze’de derhal ateşkes talebini içeren tasarı oylandı.

Olağanüstü acil özel gündemle toplanan Genel Kurul’daki oylamada BM’ye üye 193 ülkeden 149’u “evet” oyu ile tasarıya desteğini ortaya koyarken 12 ülke karşı çıktı ve 19 ülke de çekimser kaldı.

ABD, İsrail, Macaristan ve Paraguay tasarıya “hayır” oyu veren ülkeler arasında yer aldı.

ABD’nin öncelikli talepleri arasında yer alan, Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki saldırısının kınanması ve örgüte silah bırakma ya da Gazze’den çekilme çağrısı yapılmasının kararda yer almaması dikkati çekti.

– Gazze’de derhal ateşkes talebi

Genel Kurul’da kabul edilen kararda, Gazze’de derhal ateşkes yapılması, esirlerin serbest bırakılması ve İsrail sınır kapılarının acil insani yardım için açılması talep edildi.

Kararda, İsrail’in işgalci güç olarak uluslararası hukuk gereği insani yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını sağlama yükümlülüğü bulunduğu vurgulanıyor.

BM Genel Kurulu’nun iki devletli çözüm konusundaki kararlılığının altı çizilen kararda, Uluslararası Adalet Divanı’nın (UAD) 28 Mart’ta İsrail’e Gazze’ye daha fazla kara sınır kapısı açması yönünde verdiği bağlayıcı karara da atıf yapılıyor.

Genel Kurul kararları, BM Güvenlik Konseyi kararları gibi bağlayıcı niteliğe sahip bulunmuyor ancak 193 üyeli BM’nin ve dünya kamuoyunun eğilimini yansıtması bakımından önemli görülüyor.

– ABD, BMGK’ye sunulan karar tasarısını tek oyuyla veto etmişti

BMGK, Kurulun geçici 10 üyesi (E10) tarafından imzalanan ve grup koordinatörü Slovenya tarafından sunulan Gazze tasarısını görüşmek üzere 4 Haziran’da toplanmıştı.

Gazze’de ateşkes çağrısı içeren karar tasarısı, Hamas’ı kınamadığı gerekçesiyle ABD tarafından veto edilmişti.

Continue Reading

DÜNYA

Okyanuslarda sessiz çöküş: Bilim insanları zamanın tükendiğini açıkladı

Published

on

Dünya okyanuslarının sağlık durumunun tahmin edilenden daha kötü olduğunu açıklayan bilim insanları, “saatli bomba” uyarısında bulundu.

Bilim insanları, bugün yaptıkları açıklamada, dünya okyanuslarının sağlık durumunun tahmin edilenden daha kötü olduğunu belirttti.

Ayrıca önemli bir ölçümün, deniz ekosistemlerini korumak için “zamanımızın tükenmekte olduğunu” gösterdiği uyarısında bulundular.

The Guardian gazetesinde yer alan habere göre şimdiye kadar okyanus asitlenmesinin “gezegensel sınırı” aştığı kabul edilmemişti.

Gezegensel sınırlar, iklim, su ve yaban hayatı çeşitliliği gibi önemli küresel sistemlerin, ötesinde sağlıklı bir gezegeni sürdürme yeteneklerinin bozulma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu doğal sınırlar olarak biliniyor.

Bilim insanları geçen yıl 9 sınırdan 6’sının çoktan aşıldığını söylemişti.

Ancak İngiltere’nin Plymouth Deniz Laboratuarı (PML), Washington merkezli Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi ve Oregon Eyalet Üniversitesi Deniz Kaynakları Çalışmaları Kooperatif Enstitüsü tarafından yapılan yeni bir çalışma, okyanus asitlenmesinin “sınırına” da yaklaşık 5 yıl önce ulaşıldığını ortaya koydu.

“Saatli bir bomba”

Aynı zamanda Küresel Okyanus Asitlenmesi Gözlem Ağı’nın eş başkanı olan PML’den Prof Steve Widdicombe, “Okyanus asitlenmesi sadece çevresel bir kriz değil, deniz ekosistemleri ve kıyı ekonomileri için saatli bir bombadır” dedi.

Çalışma, buz çekirdeklerinden elde edilen yeni ve tarihi fiziksel ve kimyasal ölçümleri, gelişmiş bilgisayar modelleri ve deniz yaşamı çalışmalarıyla birleştirerek bilim insanlarına son 150 yılın genel bir değerlendirmesini verdi.

Araştırma, 2020 yılı itibariyle dünya genelinde ortalama okyanus durumunun okyanus asitleşmesi için gezegensel sınıra çok yakın ve bazı bölgelerde bu sınırın ötesinde olduğunu ortaya koydu.

Bu, deniz suyundaki kalsiyum karbonat konsantrasyonunun endüstri öncesi seviyelerin yüzde 20’sinden fazla altında olduğu zaman olarak tanımlanıyor.

Bilim insanları, okyanusta ne kadar derine bakarlarsa bulguların o kadar kötü olduğunu söyledi. Yüzeyin 200 metre altında, küresel suların yüzde 60’ı, asitleşme için “güvenli” sınırı aşmıştı.

Continue Reading