Connect with us

GÜNDEM

İngiltere’deki Kıbrıslı Türkler İngiliz Parlamentosu önünde ambargolara karşı protesto düzenleyecek

Published

on

İngiltere’de faaliyet gösteren insan hakları grubu Embargoed! ve Britanya Kıbrıs Türk Derneği (BTCA), Kıbrıslı Türklere ambargoları başlatan BM kararının kabul edilişinin 60’ıncı yıl dönümü olan bugün saat 12.00’de (KKTC saati ile 14.00) Londra’da İngiltere Parlamentosu önünde eylem yapacak.

Embargoed! ve BTCA tarafından yapılan ortak açıklamada, “4 Mart 2024, Kıbrıs Türk halkını 60 yıl sürecek ambargolara mahkûm eden ve İngilizler tarafından kaleme alınan 186 sayılı BM kararının kabul edilişinin 60. yıl dönümüdür” denilerek, bugün düzenleyecekleri eylemde “Kıbrıs Türk halkının insanlık dışı bir şekilde tecrit edilmesine son verilmesi” çağrısında bulunacakları belirtildi.

Açıklamada ayrıca, iki grubun, ortak eylemde, “186 sayılı BM kararı konusunu İngiliz parlamenterlerin ve milletvekillerinin dikkatine sunmayı amaçlarken, Birleşik Krallık hükümetini 186 sayılı BM kararının iptal edilmesine yardımcı olmaya ve Kıbrıs Türk halkının 60 yıllık eşitsizliğini ve uluslararası izolasyonunu sona erdirmeye çağıracağı” da kaydedildi.

-Embargoed! ve BTCA’in ortak açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“BM’nin 186 sayılı kararı öncelikle, Aralık 1963 ve Ocak 1964’te yüzlerce kişinin ölümüne ve her dört Kıbrıslı Türk’ten birinin yerinden edilmesine neden olan Kıbrıs Rum darbesi ve katliamlarının ardından Kıbrıslı Türkleri daha şiddetli saldırılardan korumak amacıyla kabul edilmiştir. Ancak BM’nin birkaç ay sonra Kıbrıs’a müdahalesi, istemeden de olsa Kıbrıslı Türklerin anayasal haklarının, siyasi haklarının ve insan haklarının ellerinden alınmasına yol açtı. Kıbrıslı Türklerin yaşamlarının her yönü BM’nin 186 sayılı kararı ile haksız bir şekilde etkilenmiş ve Kıbrıslı Türklerin nesilden nesile Kıbrıslı Rum komşularına kıyasla ikinci sınıf bir yaşam sürmeye mahkûm edilmesine neden olmuştur.”

Kıbrıslı Türklerin dünyanın geri kalanıyla doğrudan ticaret, seyahat ve iletişim kurmalarının engellenmekte olduğuna işaret edilen açıklamada, “Her şey Türkiye veya Güney Kıbrıs üzerinden yapılmak zorunda ve bu da faaliyetlerine zaman ve maliyet katıyor. Kıbrıslı Türklerin uluslararası siyasi platformlarda temsil edilmeleri, uluslararası etkinliklere ve spor müsabakalarına katılmaları da engellenmektedir – FIFA’ya kayıtlı kulüplerle dostluk maçı yapmaları bile yasaklanmıştır” denildi.

Açıklamada ayrıca, İngiltere’nin, BM’nin 186 sayılı kararının “Kıbrıs’a ve özellikle de Kıbrıslı Türklere zarar verdiğini kabul ederek 60 yıllık hatasını düzeltmesi gerektiği” de belirtildi.

Açıklamada devamla, “BM’nin 186 sayılı kararı yanlış bir şekilde Kıbrıslı Rumları Kıbrıs’taki tek meşru hükümet olarak göstermekte, onları ve Kuzey Kıbrıs’ta yaşayanlara karşı izolasyonist politikalarını güçlendirmektedir. Birleşik Krallık ve Birleşmiş Milletler’in bu çağdışı kararı yeniden değerlendirmesinin ve herhangi bir önkoşul olmaksızın sona erdirmesinin zamanı gelmiştir. Kıbrıs Türk halkının insanlık dışı bir şekilde tecrit edilmesine son verilmelidir.” denildi.

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GÜNDEM

Salahi Şahiner: Dünyanın en pahalı interneti Kuzey Kıbrıs’ta olacak

Published

on

CTP Milletvekili Salahi Şahiner, Türkiye–Kuzey Kıbrıs arasında imzalanan “Fiber Optik Altyapı Protokolü”nü “ülkenin egemenliğini ve geleceğini ipotek altına alan bir ihanet sözleşmesi” olarak nitelendirdi. Şahiner, protokolün halkı fahiş internet fiyatına mahkûm edeceğini ve yerli şirketleri iflasa sürükleyeceğini savundu.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Salahi Şahiner, “TC–KKTC” arasında imzalanan “Fiber Optik Altyapı Protokolü”nün bir işbirliği belgesi değil, “ülkenin egemenliğini ve geleceğini ipotek altına alan bir ihanet sözleşmesi” olduğunu ileri sürdü.

Şahiner, yaptığı yazılı açıklamada, hükümet yetkililerinin bu belgeyi imzalarken neye onay verdiklerinden dahi habersiz olduklarını savunarak, “Detaylarına inildikçe görüyoruz ki, bu metni düşmanımız hazırlasa, bu kadar acımasız ve insafsız bir içerik ortaya koyamazdı.” ifadelerini kullandı.

Şahiner, protokolün yeni meclis binasında gerçekleşecek ilk kitlesel ve süresiz eylemlerin fitilini ateşlediğini belirtti.

Bunun sıradan bir yönetim hatası olmadığını, “devletin kendi kurumlarını ve vatandaşını bir şirkete teslim etmesi” olduğunu ileri süren Şahiner, protokolle üç ay önce 30 milyon dolar yatırım gerektirdiği açıklanan projenin “130 milyon dolar yatırım yapılacak” yalanı ile 25 yıllığına Türk Telekom’a peşkeş çekileceğini” iddia etti.

“DÜNYANIN EN PAHALI İNTERNETİ KUZEY KIBRIS’TA OLACAK”

Milyarlarca dolarlık rant kapısı aralanacağını ve bedelini kuruş kuruş bu ülkede yaşayan insanlara ödettirileceğini ileri süren Şahiner, “Türk Telekom’a sağlanan bu imtiyazlarla, eğer ihaleye çıkılsaydı devletin alacağı kar payı muhtemelen yüzde 50’nin üzerinde olacaktı. Ancak bu protokolle, TT devlete yalnızca yüzde 5 kar payı verecek. Dahası, daha işe başlamadan, tek kuruş yatırım yapmadan, TT Telefon Dairesi’nin ve yıllık yaklaşık 15 milyon dolarlık fiber hat kiralarına ve ses gelirlerine ortak edilmektedir.” ifadelerini kullandı.

“Evinizin önünden fiber optik kablo geçerse, 90 gün içinde mevcut internet sağlayıcınız bölgenizde hizmet veremeyecek. 25 yıl boyunca başka hiçbir yerden internet alamayacaksınız.” iddiasında bulunan Şahiner, dünyanın en pahalı internetinin KKTC’de olacağını savundu.

Şahiner, “Türkiye’de vergisiz 100 Mb fiber internet 10 dolar seviyesindeyken, TT KKTC’de 25 yıl boyunca toptan 18 dolar ‘azami’ fiyatla ‘toptan’ satış yapacaktır.” dedi.

“Yani dünya ucuzlarken, biz 25 yıl boyunca fahiş fiyata mahkûm edileceğiz.” iddiasında bulunan Şahiner, TT perakendenin satış için ayrı bir şirket de kurabileceğini ve devletten tamamen bağımsız biçimde fiyat belirleyebileceğini ileri sürdü.

“Bunu yaparken bugün internet hizmeti sağlayan yerli şirketleri iflasa sürükleyecek ve binlerce işsiz genç sokakta kalacaktır. 25 yıl boyunca TT’ye, çalışma izin harçlarından gümrük vergilerine kadar tüm alanlarda vergi muafiyetleri sağlanacaktır.” ifadelerine yer veren Şahiner, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’na yönelik eleştirilerde de bulundu.

“TELEKOMÜNİKASYON DAİRESİ’NE AİT TAŞINMAZLAR TÜRK TELEKOM’A DEVREDİLECEK”

Şahiner, “Telekomünikasyon Dairesi’ne ait taşınmazlar Türk Telekom’a devredilecek, sistem odalarının ve soğutma sistemlerinin elektrik faturaları hatta jeneratör yakıtları bile devletin kasasından ödenecektir.” dedi.

“Bir yılda her eve fiber internet” sözünün yalan olduğunu ileri süren Şahiner, “Protokole göre 25 yılın sonunda bile fiber gitmeyen bölgeler olacaktır ve protokolde yapılan kalem oyunları ile Türk Telekom’a herhangi bir yaptırım uygulanamayacaktır. TT yeni altyapı kurmak yerine, Telefon Dairesi’nin eski borularını kullanacaktır.” ifadelerini kullandı.

Bu ülkenin geleceğini şekillendirecek bir altyapı projesinin kapalı kapılar ardında, toplumun iradesi ve ekonomik akıl hiçe sayılarak bir şirkete teslim edildiğini savunan Şahiner, “Seçim döneminde imzalamaya cesaret edemeyenler, seçimden hemen sonra yangından mal kaçırır gibi bu belgeye imza atmıştır.” dedi

Kamu çıkarını korumakla görevli olanların halkın sırtından milyarlarca dolarlık rant kapısı yarattığını öne süren Şahiner, “Bu ülkenin kaynakları bir avuç ayrıcalıklı şirkete değil, bu topraklarda yaşayan halka aittir. Bu ihanetin hesabı hem siyaseten hem de hukuken sorulacaktır.” dedi.

Hükümetin bu protokolü derhal iptal etmesi, tüm süreci meclis denetiminde şeffaf bir şekilde, ekonomik akılla ve tüm paydaşların katılımıyla yürütmesini isteyen Şahiner, “Bu halk ne susacak, ne de unutacaktır.” ifadesini kullandı.

Continue Reading

GÜNDEM

Rum Basını: Erhürman, Erdoğan ile konuşana kadar herkesi bekletiyor

Published

on

Rum Basını, Rum Yötenimi Başkanı Hristodulidis’in arayarak tebrik ettiği Cumhurbaşkanı Erhürman’ın, şu ana kadar randevu taleplerine yanıt vermediğini ve ancak Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştükten sonra müzakereler konusunda geri dönüş yapacağını iddia etti.

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in, Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman’ı telefonda arayarak seçimleri kazanmasından dolayı tebrik etmesi Rum basınında geniş yer aldı.

Rum basını bugünkü haberlerinde ayrıca Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in BM Genel Sekreteri’nin Özel Temsilcisi ve BM Barış Gücü Misyon Şefi Khassim Diagne ile yaptığı görüşmeye de yer verirken, Kıbrıs Rum tarafının BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’in ziyaretini beklediğine de dikkati çekti.

Politis gazetesi “Lefkoşa’da Holguin’i Βeklerken….Yeni Adımlar İçin İlk Sıçramalar” başlıklı haberinde, ilk önce Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in dün BM Genel Sekreteri’nin Özel Temsilcisi ve BM Barış Gücü Misyon Şefi Khassim Diagne ile gerçekleştirdiği görüşmeye yer verdi.

Gazete, Hükümet Sözcüsü Konstantinos Letimbiotis’in açıklamasına dayanardığı haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in Diagne ile görüşmesinde, üzerinde anlaşmaya varılan çerçeve içerisinde müzakerelerin yeniden başlamasına hazır olduğuna vurgu yaptığını kaydetti.

Gazete, Hristodulidis’in gerek Diagne, gerekse BM ile sıkı iş birliğine yönelik siyasi iradesini ve samimi isteğini de dile getirdiğini belirtti.

Habere göre, Letimbiotis, adaya gelmesi beklenen BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’in geliş tarihine ilişkin resmi açıklama bulunmadığını ifade etti.

Letimbiotis ayrıca 5’li konferansın, Holguin’in tüm müdahil taraflarla yapacağı temaslarla birlikte, muhtemelen bu yıl içerisinde gerçekleştirileceğini belirtti.

HRİSTODULİDİS, ERHÜRMAN’I TELEFONDA ARADI

Politis gazetesi aynı haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in, Tufan Erhürman’ın seçimleri kazanmasından 10 gün sonra, Erhürman’ı arayarak tebrik ettiğini yazdı.

Habere göre, Hükümet Sözcüsü Konstantinos Letimbiotis “X” platformu aracılığıyla yaptığı açıklamada, Hristodulidis’in Cumhurbaşkanı Erhürman’ı tebrik ettiğini ve en kısa zamanda kendisiyle ortak bir görüşme yapmaya hazır olduğunu dile getirdiğini ifade etti.

Habere göre, Letimbiotis, Hristodulidis’in üzerinde anlaşmaya varılan çerçeve temelinde müzakerelerin yeniden başlamasıyla ilgili BM Genel Sekreterinin çabalarına yapıcı katkı sağlanmasının sürdürülmesine yönelik değişmeyen iradesini de dile getirdiğini belirtti.

Fileleftheros gazetesi “Randevu İçin Onu Arıyorlar…Erhürman, Erdoğan ile Konuşana Kadar Herkesi Bekletiyor” başlıklı haberinde Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman’ın, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmeden BM’nin, Kıbrıs sorunundaki çabaların yeninden başlamasıyla alakalı önemli randevunun belirlenmesine yönelik çabalara yanıt veremediğini ileri sürdü.

Gazete, aynı haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis ile BM Genel Sekreteri’nin Özel Temsilcisi ve BM Barış Gücü Misyon Şefi Khassim Diagne arasında gerçekleştirilen görüşmeye de yer verdi.

Gazete haberinde ayrıca bugüne kadar olan bilgilere atıfta bulunarak Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman’ın, BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’e de randevu konusunda yanıt vermediğini iddia ederken, bu durumun, sadece Holguin’in gelişini değil, bir sonraki beşli konferansı da “havada bıraktığını” savundu.

Continue Reading

GÜNDEM

Kar-İş, akaryakıt zammına tepki gösterdi: Artık teker dönmüyor, taşımacılık sektörü çöküşte!

Published

on

Kar-İş Başkanı Fuat Topaloğlu, akaryakıt fiyatlarındaki artışın taşımacılık sektörünü sürdürülemez hale getirdiğini belirterek, 14 aydır güncellenmeyen taşıma ücretlerinin sektörün çöküşüne yol açtığını söyledi. Topaloğlu, hükümete taşıma ücretlerinin derhal güncellenmesi ve yakıt desteği sağlanması çağrısında bulundu.

Kıbrıs Türk Çağdaş Kamu Araçları İşletmecileri Derneği (Kar-İş) Başkanı Fuat Topaloğlu, son akaryakıt zammının ardından taşımacılık sektörünün artık “nefes alamaz hale geldiğini” söyledi.

Topaloğlu, yaptığı yazılı açıklamada, 95 oktan benzinin 44,12 TL’ye, Euro Diesel’in ise 44,25 TL’ye yükseldiğini hatırlatarak, “Bu fiyatlarla 14 aydır güncellenmeyen taşıma ücretleri sektöre açıkça ‘durun’ demektir” ifadelerini kullandı.

Artan döviz kuru, yedek parça, sigorta, bakım ve personel giderlerinin taşımacıları zaten zor durumda bıraktığını belirten Topaloğlu, “Her yeni akaryakıt zammı tabutun son çivisidir” dedi.

Topaloğlu, taşımacıların yalnızca kendi geçimlerini değil, halkın güvenli ulaşım hakkını da korumak için çalıştıklarını vurgulayarak, “Artık teker dönmüyor” ifadesini kullandı.

“TURİZM TAŞIMACILIĞI DA ÇÖKÜŞÜN EŞİĞİNDE”

Turizm taşımacılığının da aynı ekonomik baskılar altında ezildiğini belirten Topaloğlu, oteller ve seyahat acenteleriyle entegre çalışan turizm taşımacılarının, akaryakıt zamları nedeniyle zararına hizmet verdiğini söyledi.

“Birçok turizm taşımacısı araçlarını garaja çekme noktasına geldi” diyen Topaloğlu, bu durumun ülke imajını ve turizm sektörünü tehdit ettiğini kaydetti.

“HÜKÜMETİN BU SESSİZLİĞİ AFFEDİLEMEZ”

Topaloğlu, hükümeti çözüm üretmemekle eleştirerek, şu taleplerde bulundu:

  1. Akaryakıt fiyatlarındaki artışa paralel şekilde taşıma ücretleri derhal güncellenmeli.
  2. Sektörün ayakta kalabilmesi için yakıt desteği ve maliyet dengeleme mekanizması devreye sokulmalı.
  3. Turizm taşımacılığına özel olarak sezonluk yakıt teşviki ve KDV muafiyeti uygulanmalı.

Topaloğlu, “Aksi halde Kar-İş olarak tüm yasal haklarımızı kullanmaktan çekinmeyeceğiz” dedi.

“ARTIK YETER”

Açıklamasının sonunda “Artık yeter” ifadesini kullanan Topaloğlu, “Bizim derdimiz siyaset değil, ekmek derdidir. Hükümet bu tabloyu görmezden gelmeye devam ederse, taşımacılık hizmeti durma noktasına gelecektir” ifadelerini kullandı.

Continue Reading