Connect with us

GÜNDEM

Ergin Saygun: Mağdur olan herkes, Güney Kıbrıs ve Yunanistan’a tazminat davası açmalı

Published

on

Emekli Orgeneral Ergin Saygun, Kıbrıs sorununa Güney Kıbrıs ve Yunanistan’ın neden olduğunu vurgulayarak mağdur olan herkesin Yunanistan ve Güney Kıbrıs’a tazminat davası açması gerektiğini dile getirdi.

Kıbrıs Barış Harekâtı, İstanbul Arel Üniversitesi’nde düzenlenen “50. Yılında Mutlu Barış Harekâtı” konulu sempozyumda siyasi, askeri ve sosyal gelişmeleri ile masaya yatırıldı. Kıbrıs Barış Harekatı’nda görev alan kilit isimlerin önemli bilgiler verdiği sempozyumda emekli Orgeneral Ergin Saygun, “Garanti anlaşması ve adadaki Türk varlığı mutlaka gereklidir. Hatta içinde bulunduğumuz şartlarda oradaki varlığımızın artması gerekir” dedi.

Yunanistan ve Kıbrıs’taki Rumların Türkleri katletmesinin ardından 20 Temmuz 1974 yılında kahraman Türk ordusunun başlatmış olduğu Kıbrıs Barış Harekatı’nın tüm yönleri İstanbul Arel Üniversitesi, Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) ve Kuleliler Derneği ortaklığında düzenlen sempozyumda masaya yatırıldı. Kıbrıs sorununun üç oturumla masaya yatırıldığı sempozyumda jeopolitik bağlam ve Kıbrıs Barış Harekâtı öncesi siyasi gelişmeler, harekatın icrası ve 41. yılında KKTC ve Kıbrıs sorunun geleceği konuları ele alındı.

“SAVUNMA SANAYİ BAĞIMSIZLIĞIMIZ İÇİN ŞART”

Etkinlikte anahtar konuşmacı olarak yer alan emekli Orgeneral Ergin Saygun, Kıbrıs sorununa Güney Kıbrıs ve Yunanistan’ın neden olduğunu vurgulayarak mağdur olan herkesin Yunanistan ve Güney Kıbrıs’a tazminat davası açması gerektiğini belirtti. Kıbrıs Barış Harekatı’nın her yönüyle okullarda anlatılmasının tarihimiz için önemli olduğunun altını çizen Saygun, savunma sanayimizin bağımsızlığımız için gerekli olduğuna vurgu yaptı.

Kıbrıs Barış Harekatı’nda kilit isimlerden biri olan emekli Orgeneral Ergin Saygun Kıbrıs sorununun süreci ile ilgili bilgiler vererek Rum yönetimi ve Yunanistan’ın her zaman Kıbrıs’ı ele geçirmek amacında olduğunu belirtti.

“TÜRK TOPLUMUNU AZINLIK OLARAK GÖRMEKTE ISRAR EDİYORLAR”

Ergin Saygun; “Kıbrıs Cumhuriyeti nedir? 1959 – 60 anlaşmaları ile kurulan bir devlet malumunuz. Bu devlet, Rumların ve Yunanistan’ın öncelikli hedefi olan ENOSİS’i tıkadığı için Rumlar tarafından zaten başlangıçtan itibaren benimsenmemiştir. Durdurmak için ellerinden geleni yapmışlardır. Bugünkü yönetim, adadaki Türk toplumunu eşit hak ve özgürlüklere sahip bir entite yapı olduğunu reddeder. Türk toplumunu azınlık olarak görmekte ısrar eden bir siyasi yapıdır. Hala aynı şey devam etmektedir. Kıbrıs Cumhuriyeti bu nedenle adanın tamamını temsil etmemektedir. Nitekim 1972 yılında Helsinki’de bir belge imzalandı. Bu belgeye zamanın başbakanı Süleyman Demirel, Kıbrıs’taki bu yönetimin adanın tamamını teşkil etmediği yolunda bir dipnot eklemiştir. 1983 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla da Birlemiş Milletler bir deklarasyon yayınlayarak adadaki tek yönetimin, 541 sayılı kararla, Rum yönetimi olduğunu maalesef vurgulamıştır. Bugüne kadar ki bütün gelişmeler göstermiştir ki adada iki toplumun bir arada yaşaması mümkün değildir. Burada bir enteresanlık var; mesela Filistin ve İsrail için iki ayrı devlet tezleri ısrarla savunanların buna Kıbrıs’ta karşı çıktıklarını görüyoruz” ifadelerini kullandı.

“RUMLARIN AB ÜYELİĞİ ULUSLARARASI HUKUKA AYKIRIDIR”

Konuşmasının devamında Kıbrıs Rum kesiminin Avrupa Birliği’ne üyeliğinin Uluslararası hukuka aykırı olduğunu vurgulayan Saygun, “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin herhangi bir devlet ile hiçbir şekilde siyasi veya ekonomik bir bütünleşmeye giremeyeceği kurucu anlaşmaların bir hükmüdür. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin AB üyeliği sadece bir ülke ile değil 27 ülke ile bir entegrasyonu yani bir bağlantıyı öngörmektedir. Kıbrıs daha bütünken bile garanti anlaşmasına göre Türkiye ve Yunanistan’ın üye olmadığı bir kuruluşa Kıbrıs Devleti üye olamaz hükmü hala geçerlidir. Bu nedenle Rumların Avrupa Birliği üyeliği uluslararası hukuka aykırıdır. Zaten hukuka uygun pek yaptıkları bir şey yok” dedi.

“BUGÜNE KADAR YAPILMIŞ BİR HAREKÂT DEĞİLDİR”

Konuşmasında Kıbrıs Barış Harekatı’na değinen emekli Orgeneral Ergin Saygun, düzenlenen harekatın dünya harp tarihinde bir ilk olduğunun altını çizerek şu ifadeleri kullandı:

“1974 yılında adada durum fevkalade vahim hale geldi. Darbe yapıldı. Türk kasabı lakaplı Nikos Sampson Cumhurbaşkanı seçildi. Başbakan Ecevit garantör anlaşmasının verdiği hakları uygun bir şekilde kullanmak için İngiltere’ye gitti. İngilizlerden istediği desteği alamayınca 20 Temmuz’da bu harekât yapıldı. Gerçekten bu harekât aynı anda ayrı yerlerde uçar birlik, hava indirme, kara harekâtı var. Kara harekâtını kimse bilmez. Mücahitlerin yürüttüğü uzun süreli vadeli harekatlar var baştan beri. Bugüne kadar yapılmış bir harekât değildir. Bundan sonrada yapılabileceğine de ihtimal vermiyorum.”

“1958 yılından beri Rumlar Türklere soykırım uyguladılar” diyen emekli Orgeneral Ergin Saygun, “364 kişi şehit olmuş, 30 bin kişi evlerinden göç etmek zorunda kalmıştır. Bir tanesi var ki semboldür. Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı tabibi Binbaşı Nihat İlhan, eşi, birisi 6 aylık, birisi 4 yaşında, birisi 6 yaşında üç çocuğuyla banyo küvetine sığınmışlar, kaçacak yer yok. Orada acımadan makinalı tabancayla taramışlar ve süngülemişler. Böyle bir gerçek varken siz hala garanti anlaşması kalksın diyebiliyorsanız buna diyebilecek hiçbir şey yok” şeklinde konuştu.

“DENİZ ÜSSÜ PLANI HAYATA GEÇİRİLMELİ”

Saygun, “Barış Harekâtına rağmen Rum katliamları bitmemiştir. Muratağa’da en küçüğü 16 günlük, en büyüğü 95 yaşında Türkler yine acımasızca hem kurşuna dizilmişler hem de kesici aletlerle şehit edilmişlerdir. Onun için garanti anlaşması ve adadaki Türk varlığı mutlaka gereklidir. Hatta içinde bulunduğumuz şartlarda oradaki varlığımızın artması gerekir. Uzun senelerden beri Magosa’nın kuzeyinde bir deniz üssü planları vardır. Bir türlü hayata geçirilmiyor. İnşallah en kısa zamanda geçer” ifadelerini kullandı.

“TÜRK TOPLUMUNUN GÜVENLİĞİNDEN VE BAĞIMSIZLIĞINDAN VAZGEÇEMEYİZ”

Saygun, sözlerini söyle sürdürdü:

“Sonuç olarak bizim Kıbrıs’ta vazgeçemeyeceğimiz; Türk toplumunun güvenliği, siyasi eşitliği yani bağımsızlığıdır. Önce İngilizler ardından ve özellikle Rum ve Yunanların bütün baskı ve eziyetlerine rağmen Kıbrıs Türk’ünün, dilini, dinini ve benliğini koruyabilmek için sonuna kadar fedakârca ve kahramanca savaşması bu durumdaki bütün toplumlara örnek olacak bir davranıştır. Bugün maalesef bu dirençten bazılarının vazgeçtiğini, AB imkanlarından yararlanabilmek gerekçesi ile Rum pasaportuna başvurduklarını duyduk. Bu özellikle de şimdi yaşayan nüfusun babaları dedelerine karşı Rauf Danktaş’a, doktor Küçük’e karşı, bütün o mücahitlere karşı yapılabilecek çok büyük bir saygısızlıktır.”

“KIBRIS BARIŞ HAREKÂTI DÜNYA HARP TARİHİNDE ÖNEMLİ BİR YERE SAHİPTİR”

Sempozyumla ilgili bilgiler veren İstanbul Arel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı ve Arel USAM Müdürü Prof. Dr. Oktay Bingöl, Kıbrıs Barış Harekatı’ndan önemli dersler çıkarıldığını ve çıkarılmaya devam edildiğini ifade etti. Sempozyumda açılış konuşması yapan İstanbul Arel Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ersin Göse ise Kıbrıs’ın stratejik önemini vurgulayarak Kıbrıs Barış Harekatı’nın dünya ve Türk Harp tarihinde önemli bir yere sahip olduğunu vurguladı.

Göse; “Mustafa Kemal Atatürk’ün; ‘Efendiler, Kıbrıs düşman elinde bulunduğu sürece ikmal yollarımız tıkanır. Kıbrıs’a dikkat ediniz. Bu ada bizim için çok önemlidir.’ şeklindeki vasiyetinde; jeopolitik ve jeostratejik önemi açıkça görülen Kıbrıs’ta elli yıl önce 20 Temmuz günü icrasına başlanan Barış Harekâtı ile adada Türk varlığının korunması ve devamı sağlanırken günümüze kadar süren barış ortamının temelleri de atılmıştır” dedi.

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GÜNDEM

Geçitkale ve Boğaziçi şehitleri cuma günü anılacak

Published

on

5 Kasım 1967’de Geçitkale ve Boğaziçi direnişinde şehit düşenler cuma günü törenle anılacak.

Geçitkale Şehitlik Anıtı’nda düzenlenecek tören, saat 09.30’da protokol sırasına göre çelenklerin konulmasıyla başlayacak. Saygı duruşu ve saygı atışının ardından İstiklal Marşı ile bayraklar göndere çekilecek.

Törende, Geçitkale-Serdarlı Belediye Başkanı Halil Kasım günün anlam ve önemini belirten konuşmasını yapacak. Geçitkale Cumhuriyet Lisesi öğrencisi Selma Ozanalp ise, “Mehmet Emin Destanı” adlı şiiri okuyacak. Şehitler için dua okunmasının sonrasında şehitliğin ziyaret edilmesiyle tören sona erecek.

Yeniboğaziçi Şehitler Anıtı’nda da tören düzenlenecek

1964 -1974 tarihleri arasında Yeniboğaziçi köyünde şehit düşen 8 kişi de cuma günü törenle anılacak.

Yeniboğaziçi Şehitler Anıtı’nda düzenlenecek tören, saat 11.30’da protokol sırasına göre çelenklerin konmasıyla başlayacak.

Saygı duruşu ve saygı atışının ardından İstiklal Marşı ile bayraklar göndere çekilecek.

Törende, Yeniboğaziçi Belediye Başkanı Katip Demir günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapacak. Yeniboğaziçi İlkokulu öğretmeni bir konuşma yapacak, öğrenci şiir okuyacak. Tören, şehitler için dua okunmasıyla sona erecek.

Continue Reading

GÜNDEM

Bağımsızlık Yolu, Meclis krizini yargıya taşıyor

Published

on

Bağımsızlık Yolu, mecliste yaşanan krizi yargıya taşımak amacıyla 13 Kasım Çarşamba günü Lefkoşa mahkemeleri önünde basın açıklaması yapacak.

Bağımsızlık Yolu, Meclis Başkanlığı kriziyle ilgili olarak 13 Kasım 2024 Çarşamba günü saat 09:30’da Lefkoşa mahkemeleri önünde bir basın açıklaması yaparak yaşananları yargıya taşıyacaklarını duyurdu.

Continue Reading

GÜNDEM

Tesla kazada kapılarını kilitledi, 4 kişi yanarak can verdi

Published

on

Kanada’nın Toronto şehrinde Tesla aracı bir trafik kazası sırasında kapılarını otomatik olarak kilitledi. Araçta çıkan yangın nedeniyle 4 kişi hayatını kaybetti, 1 kişi ise yoldan geçen kişinin camı kırmasıyla kurtuldu.

Kanada​’nın Toronto​ şehrinde meydana gelen kazada, Tesla​ marka araç, yüksek hızla bariyerlere çarptı. O esnada Tesla, kapılarını otomatik olarak kilitledi.

Araçta çıkan yangın nedeniyle 25 yaşındaki Neelraj Gohil, 29 yaşındaki ablası Ketaba Gohil ile arkadaşları Jay Sisodiya ve Digvijay Patel feci şekilde can verdi.

Bir kişi kurtuldu

Araçta bulunan 4 kişi hayatını kaybederken 20’li yaşlarındaki bir kadın ise olay yerinden geçen posta çalışanı Rick Harper sayesinde kurtuldu.

Harper, çevrede bulduğu metal bir çubukla camı kırdı ve son anda kadını araçtan çıkarmayı başardı. Harper, yoğun duman nedeniyle araçta başka insanların olduğunu göremediğini söyledi.

Tesla araçlarındaki elektronik kapı sisteminin kaza sırasında güç kesilmesi nedeniyle açılmadığı anlaşıldı. Uzmanlar ise Tesla kullanıcılarını araçta manuel açma sistemi olduğu konusunda uyardı. Fakat bu özelliğin pek kullanılmaması nedeniyle bazı kişilerin bilmediği, kaza sırasında ise kullanımın zorunlu olduğu belirtildi.

Continue Reading