Connect with us

GÜNDEM

Başbakanlık önünde “mücadele ateşi”

Published

on

Kamuda yetkili beş sendika, çalışanların vergi oranının yüzde 40’a yükseltilmesini öngören düzenlemeye karşı Başbakanlık önünde “mücadele ateşi” yaktı

Kamuda yetkili beş sendika, çalışanların vergi oranının yüzde 40’a yükseltilmesini öngören düzenlemeye karşı bugün Başbakanlık önünde ortak açıklama yaptı. Söz konusu vergi düzenlemesinin “yasallaşmaması” için her türlü hukuksal ve yasal eylem haklarını kullanacaklarını yineleyen sendikalar, “mücadele ateşi” de yaktı.

Sendikalar, söz konusu düzenlemenin yasallaşmak üzere Meclis’te komiteye sevk edilmesi durumunda da “genel greve” gitme uyarısında bulundu.

Beş sendikanın temsilcileri bugün saat 16.00’da Maliye Bakanlığı’nda konuyu görüşmek üzere toplantıya çağrıldıklarını, “uzlaşma adına” herkesle görüşmeye hazır olduklarını da açıkladı.

Sendika temsilcileri ayrıca, Gelir Vergisi Matrah Dilimleri ve Oranlarının Yeniden Düzenlenmesine İlişkin Yasa Gücünde Kararname’nin iptal edilmesi ve ara emri talebiyle Anayasa Mahkemesi’nde yaptıkları başvuruda yarın hükümet adına yapılacak savunmanın dinleneceğini belirtirken, Anayasa Mahkemesi’nin kararnameyi iptal edeceğine inandıklarını dile getirdi.

-Başbakanlık önünde eylem

Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), Kıbrıs Türk Kamu İşçileri Sendikası (Kamu-İş), Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (KAMUSEN), Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) ve Kamu İşçileri Sendikası (Kamu-İş) temsilcileri, vergi dilimlerinde yapılması öngörülen düzenlemeyle ilgili bu sabah Başbakanlık önünde toplandı.

El-Sen, Koop-Sen, Dev-İş, Türk-Sen, Tıp-İş temsilcileri ile CTP Milletvekili Erkut Şahali de beş sendikaya destek vermek üzere Başbakanlık önündeydi.

Kamuda örgütlü beş sendika adına KTAMS Başkanı Güven Bengihan ve KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş basına açıklamalarda bulundu.

Sendika temsilcileri, vergi oranının yüzde 40’a çıkarılmasını öngören düzenlemeye karşı olduklarını ve söz konusu vergi düzenlemesinin yasallaşmaması için her türlü hukuksal ve yasal eylem haklarını kullanacaklarını yineleyerek, Başbakanlık önünde “mücadele ateşini” yaktı.

-Güven Bengihan

Beş sendika adına açıklamalarda bulunan KTAMS Başkanı Güven Bengihan, hükümetin vergi oranlarının yüzde 40’a çıkartılmasını öngören düzenlemesine karşı bugün Başbakanlık önünde toplandıklarını belirterek, söz konusu düzenlemenin ülkede “giderek yoksullaşan halkın daha da yoksullaşmasına neden olacağını” söyledi.

Bengihan, her geçen gün ülkede halkın yoksullaştığını, ülkeyi yönetenlerin halkın alım gücünü korumak için tedbirler alması, vergi ve harçlarla ilgili indirim yapması beklenirken; bunun aksine hükümetinin “vergi oranlarını yüzde 40’a çıkarttığını” söyledi.

Güven Bengihan, bir taraftan da, hükümetin “sermayeye af ve mahsuplaştırmalar getirdiğini”, “bazı büyük iş insanlarının ve bazı sektörlerin teşviklerden kaynaklı hala vergi ödemediğini” savunarak, “40 yıldır bu ülkede dünya zenginler listesine giren ama vergi ödemeyen üniversite patronları var ancak kamu çalışanları, bordro mahkumları yüzde 40 vergi dilimine konulmak isteniyor. Bu yüzden bu hükümet, Ünal Üstel hükümeti emekçi ve halk düşmanıdır” dedi.

Bengihan, sendikaların tüm uyarılarına ve yapılan görüşmelere rağmen hükümetin vergi oranını yüzde 40’a çıkarmasının “kabul edilemez” olarak nitelendirdi. Sendikaların yapılan görüşmelerde, şu anda uygulanan vergi sisteminde yüzde 37 vergi oranının bile çok olduğunu, bu konuda daha adil bir vergi hesaplaması ve vergi matrahı düzenlemesi talep ettiğini kaydeden Bengihan, kendilerine ‘az kazanandan az, çok kazanandan çok alınacak bir vergi hesaplaması yapacağız” denildiğini ve bir çalışma yapmalarının da istendiğini söyledi.

Güven Bengihan şöyle devam etti:

“Bizler, sendikalar olarak gereken çalışmayı yaptık, vergi oranları ve matrahlarla ilgili daha adaletli bir çalışma sunduk ancak hükümet bu çalışmaları dikkate bile almadı, aksine vergi oranını yüzde 40’a çıkararak ve vergi matrahlarını daha da daraltarak herkesi daha yüksek vergi oranına mahkum edecek bir yasa gücünde bir kararname çıkardı. Ülkede sermayeye, ‘servet vergisi’ adı altında her kesimden bu konuda vergi toplanmasıyla ilgili öneri yapılmasına rağmen bu konuda bir çalışma yok, teşviklerin sınırlandırılması ve süreli olmasıyla ilgili bir çalışma yok. Ne var? Bordro mahkumlarına vergi oranının yüzde 40’a çıkarılması var. Burada bulunan tüm sendikalar, vergi oranlarının adil olması gerektiğini, matrahların da adaletli olarak hazırlanması gerektiğini söyledik ve bu konuda da ısrarlıyız. Kesinlikle yüzde 40 vergi oranını kabul etmiyoruz.”

Hükümetin şu an hazırlamış olduğu vergi düzenlemesinde “az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınacağı” söyleminin doğru olmadığını yineleyen Bengihan, sendikaların Göç Yasası altında “düşük” maaş alanlarının da 2024’ün ilk altı ayında yüzde 40 vergi oranına gireceğini konusundaki uyarısını anımsattı ve şunları söyledi:

“Herkes yüzde 40 vergi oranına girecektir. Yaptığımız çalışmalara göre, şu an hükümetin hazırlamış olduğu yasa gücündeki kararnameme uygulamada kalırsa, yıllık kişisel geliri 420.000 TL olan, yani aylık 32.307 TL kazancı olan herkes yüzde 40’a girecektir. Bu da demektir ki, yapılacak olan Hayat Pahalılığı artışı ile herkes bu dilime girecektir. Bunun bilinmesini istiyoruz çünkü düşük maaş alanları yanıltıyorlar. Softa şaşırtması yapmaya çalışıyorlar. Sendikalar olarak bu konuda kararlıyız ve bugün burada eylem ateşini, mücadele ateşini yakacağız ve yüzde 40 vergi oranının yasallaşmaması için her türlü hukuksal ve eylemsel hakkımızı arayacağız.”

Bengihan, beş sendikanın söz konusu yasa gücündeki kararnamenin iptal edilmesi ve ara emri talebiyle Anayasa Mahkemesi’nde yaptığı başvuruda, yarın hükümet adına yapılacak savunmanın dinleneceğini belirterek, “yarın Anayasa Mahkemesi’nin bu yasa gücündeki kararnameyi iptal edeceğine inanıyoruz” dedi.

Güven Bengihan ayrıca, “hükümetin bu konuda yasa tasarısının ivediliğini alarak Meclis’e gönderdiğini biliyoruz. Meclis’te görüşülmeye başlandığı ilk gün burada bulunan sendikalar genel grev başlatacaktır” uyarısında bulundu. Bengihan, dün sendikaların aranarak bugün saat 16.00’da Maliye Bakanlığı’nda görüşülmeye çağrıldığını, uzlaşma adına herkesle görüşmeye hazır olduklarını ancak sendikalar için yüzde 40 oranının “kabul edilemez” olduğunu yineledi.

-Burak Maviş

Bengihan’ın ardından söz alan KTÖS Genel Sekreteri Maviş, “ülkenin tuhaflıklar ülkesi olmaya aday olduğunu, rüşvet, yolsuzluk, hırsızlık, partizanlık iddiaları ile anılmaya başladığını, ülkenin sorma gir hanına döndüğünü” belirterek, “bu devlet böyle yönetilemez” dedi.

Burak Maviş, konuşmasında devamla şunları söyledi:

“Bu ülke içerisinde, sabit bir maaşla gelirini korumaya çalışan insanlarımızın vergisini artırarak bu maliye yönetilemez. Buradan çağrımız açıktır; yüzde 40 vergiyi kabul etmiyoruz, insanca bir yaşam istiyoruz, yolsuzluğun, gaspın, hırsızlığın olmadığı, sokaklarda çocuklarımızın güvenle güvenle dolaşacağı bir ülke istiyoruz. Bu ülkede bizlerden talep edilen verginin dışında; bağışladıkları, talep etmedikleri, görmezden geldikleri, ‘nereden buldun yasası’nı işletmeyerek hesaplarında paralar biriktirdiği nice nice, kocaman insanlar, bürokratlar ve patronlar vardır. Bugün, bu ateşi biz vatandaş için yakıyoruz. Sendikaların ortaya koyduğu tavra destek olmak isteyen her örgüte, sivil topluma, sendikaya ve siyasi partiye kapımız açıktır. Yanımızda olan herkesi ateşe bir odun koymaya davet ediyoruz. Başbakan Üstel’e mesajımız buradadır: Ateş orada yanacak, bu yangını söndürmek istiyorsa, sendikalarla oturup halkın yararına anlaşır.”

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GÜNDEM

KKTC, ilk defa Azerbaycan devlet televizyonunda konuşuldu

Published

on

Türk Birliği Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Dr. Güven Arıklı, Azerbaycan Devlet Televizyonu (AZ TV) canlı yayınına katılarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Arıklı, Türk dünyasının birlik ve dayanışma içinde olması gerektiğine vurgu yaparak, vekalet savaşlarının ve uluslararası çifte standartların bölgede yarattığı sıkıntılara değindi. Ayrıca, Türk Devletleri Teşkilatı’nın bu süreçte önemli bir rol üstlendiğini belirtti.

Arıklı, Türkiye Cumhuriyeti’nin 1974 yılında Kıbrıs’a barış getirmesinin önemini vurgularken, KKTC’ye uygulanan tecrit politikalarının sona ermesi gerektiğini ifade etti. Azerbaycan ve Türkiye arasındaki güçlü ilişkilere dikkat çeken Arıklı, Nisan 2024’te gerçekleşecek üst düzey ziyaretlerin bu dostluğu daha da pekiştireceğini söyledi.

Prof. Dr. Arıklı, Türk dünyasının birlikte hareket ederek uluslararası alanda daha güçlü bir ses çıkarabileceğini belirterek, “Birlikte olmaktan mutluyuz ve gelecekte de bu dayanışmayı sürdürmeliyiz,” dedi.

Azerbaycan-Kıbrıs Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Cavanşir Feyziyev de programda, KKTC’nin Orta Asya’daki devletler tarafından desteklenmesi gerektiğini ve AB’nin çifte standartlar yaratarak KKTC’ye haksızlık yaptığını dile getirdi.

Continue Reading

GÜNDEM

Bilim insanları açıkladı: En fazla kaç yaşına kadar yaşayabilirsiniz?

Published

on

Sağlıklı ve uzun yaşamla ilgili araştırmalar sürüyor. Yaşam kalitesini artırmak için sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarını benimsemek gerekiyor. Bilim insanları yaptıkları son araştırmalarda yaşam süresinin istikrarlı bir şekilde arttığını ortaya koydu ve insanların yaşayabileceği maksimum yaşı hesapladı. Peki, en fazla kaç yaşına kadar yaşayabilirsiniz?

İnsanlık, yüzyıllardır daha uzun ve sağlıklı bir yaşamın sırrını arıyor. Peki, insanların yaşayabileceği maksimum yaş nedir? Bilim insanları, bu sorunun yanıtını bulmak için yıllardır çalışmalar yürütüyor.

TEKNOLOJİ HABERLERİ

Gizli Pentagon araştırması: Reenkarnasyon gerçek olabilir mi?

Telefonları neden uçak moduna alırız? Basit kuralın arkasındaki gerçek!

Çocuklara sosyal medya kısıtlaması: Yaş sınırı kaç olacak?

Simpsonlar yine bildi! 2024 yılına ait öngörüleri sosyal medyayı şaşkına çevirdi

Birleşik Krallık’ta 2020-2022 döneminde doğumda beklenen yaşam süresi erkeklerde 78,6 yıl, kadınlarda 82,6 yıl olarak kaydedildi. ABD’de ise bu süre erkeklerde 74,8 yıl, kadınlarda 80,2 yıl civarında seyrediyor. Kayıtlardaki en uzun yaşam örneği, 1997 yılında 122 yaşında vefat eden Fransız Jeanne Calment’e ait.

Uzmanlar, bu rekorun 2100 yılına kadar kırılabileceğini öngörüyor, ancak bu istisnai bir durum olarak değerlendiriliyor.

Sağlıklı ve uzun bir yaşam için uzmanlar, dengeli beslenme, sigaradan uzak durma ve düzenli egzersiz yapma gibi temel önerilerde bulunuyor.Bu yaşam tarzı değişiklikleri, bireylerin yaşam kalitesini ve süresini olumlu yönde etkileyebilir.

Bilim insanları, yaşlanma sürecini yavaşlatmak için çeşitli ilaçlar üzerinde çalışmalar yürütüyor. Ancak bu araştırmalar henüz deneysel aşamada bulunuyor ve sonuçları için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyuluyor.

Gero ve Roswell Park Kapsamlı Kanser Merkezi’nin yaptığı son araştırma, bu konuda çarpıcı bulgular ortaya koydu. Araştırmacılar, yapay zeka teknolojisinden faydalanarak yüz binlerce gönüllünün sağlık verilerini inceledi.

Sonuçlar, insan vücudunun kendini yenileme kapasitesinin 120 ila 150 yaş arasında sona erdiğini gösteriyor.

Son araştırmalara göre, insan ömrünün biyolojik sınırları konusunda kesin bir yanıt vermek mümkün değil. Ancak, yapılan genetik ve biyolojik analizler, insanların teorik olarak 120-130 yaşlarına kadar yaşayabileceğini öne sürüyor. Bu yaş aralığı, vücudun hücresel yenilenme kapasitesine ve genetik faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Bilim dünyası, yaşlanma karşıtı tedaviler ve genetik mühendislik alanındaki gelişmelerle bu sınırları daha da zorlamayı hedefliyor. Gelecekte insan ömrünün ne kadar uzayabileceği ise hala merak konusu.

Continue Reading

GÜNDEM

Kahvenin bilinmeyen sindirim gücü

Published

on

Prof. Dr. Kamil Özdil, kahve üzerine yapılan yeni araştırmaların sonuçlarını değerlendirdi. Özdil, kahvenin, sindirim sistemini güçlendiren ve sağlıklı bakterilerin çoğalmasını sağlayan bir içecek olduğunu belirtti.

Yapılan araştırmaların sonuçların, kahvenin yalnızca kafeinle değil, içerdiği polifenollerle de bağırsak mikrobiyotasını iyileştirdiğini gösterdiğine değinen Özdil, “Kahve, sindirim sistemimizi güçlendiren ve sağlıklı bakterilerin çoğalmasını sağlayan önemli bir içecektir” bilgisini verdi.

Yeni yapılan araştırmaların, kahvenin bağırsaklardaki “lawsonibacter asaccharolyticus” gibi faydalı bakterilerin çoğalmasına yardımcı olduğunu gösterdiğini aktaran Özdil, “Yüksek kahve tüketen bireylerin bağırsaklarında bu bakterinin sayısı, hiç kahve içmeyenlere kıyasla 4 kat daha fazla. Araştırmalar, kahve tüketiminin sağlıklı bir mikrobiyota dengesine katkıda bulunduğunu ve bu dengeyi güçlendirdiğini ortaya koyuyor. Hatta kafeinsiz kahve bile bağırsak sağlığına faydalı olabiliyor” ifadesini kullandı.

Günde 2-3 fincan kahvenin ideal miktar olduğunu belirten Özdil, “Bu miktar, kahvenin sağlık faydalarından yararlanırken, potansiyel zararlarını da engellemeye yardımcı olur. Aşırı kahve tüketimi, mide asidini artırabilir, uyku düzenini bozabilir ve kalp problemlerine yol açabilir” değerlendirmesini yaptı.

Kahvenin bağırsak sağlığı üzerindeki faydalarının net bir şekilde ortaya konduğunu, ancak her şeyin olduğu gibi kahve tüketiminin de dengeli ve ölçülü yapılması gerektiğini vurgulayan Özdil, “Sindirim sistemimizi desteklemek, bağışıklık sistemimizi güçlendirmek ve genel sağlığımızı korumak için kahvenin faydalarından yararlanabiliriz. Ancak unutmamalıyız ki, her şeyde olduğu gibi ölçü önemlidir” açıklamasında bulundu.

Continue Reading